Aşağıdaki satırları ben yazmadım. Biricik arkadaşım Ayşen'in öğretmeni yazdı. Bizden ufak bir ricası var. Hiç de reddedilecek bir rica değil. Hiç de olmayacak bir şey değil. Denemeye değer geldi bana. Hatta hayatımıza sokmaya, bunu yaşam biçimi haline getirmeye. Saadet zincirlerinden biri değil bu. Çok kişisel, çok içsel, çok yaşamsal bir şey. Basit bir eylem. Sevgisizliği sevgiye dönüştürmek için atılacak bir adım.
*
1-3 Mart tarihleri arasında sevgi ve umut günleri...
Pek çok insan iyiliklerin, güzelliklerin kaybolduğunu ve her şeyin kötüye gittiğini düşünüyor...
Pek çok insan hiç bir umudu olmadan, sevgilerini kaybetmiş olarak yaşıyor...
Pek çok insan yaşam koşullarının altında umutsuzca eziliyor...
Ve hepimiz
Bu umutsuzluğun, bu sevgisizliğin içinde
hiç kimseye umut olmadan, hiç kimseye sevgi vermeden
ve hiç kimseden sevgi görmeden
(yaşıyor-muş gibi yaparak)
yaşıyoruz…
Oysa seslensek bizi duyacaklar…
Oysa çağırsak gelecekler…
Hep birlikte sevgiyi ve umutları çağıralım...
1-3 Mart tarihleri arasında
Hiç tanımadığınız bir kişiye
Hiç beklemediği bir anda
Hiç beklemediği bir iyilik yapın.
Herkes
1 kişiye 1 iyilik yapsa
sevginin gücü, umudun ışığı
hepimiz için doğacak.
Bu üç gün içinde sadece bir kişiye umut olun, sevgi verin, yardım edin.
Sizden maddi şeyler istenmiyor.
İyilik günlerini tüketim ve hediyeleşme çılgınlığına çevirmeyin...
Bu üç gün boyunca insanlara sadece yardımcı olun.
Sevgi gösterin, ilgi gösterin...
Hiç beklemedikleri bir anda, hiç beklemedikleri bir iyilik yapın.
İyiliğinizi yapın ve unutun...
İyilik yapıp, iyilik bulmak gibi bir beklentiye girmeden,
İyilik yapıp sevap kazanayım diye kurnazlık yapmadan
iyiliğinizden hiç bir şey beklemeden.. .
Hiç beklentisiz, hiç karşılıksız ve hiç koşulsuz
BİR İYİLİK YAPIN.
Buna insanların ihtiyacı var... Umut olun, sevgi olun...
www.biriyilikyap.blogspot.com