20 Kasım 2008

Brezilya'dan tatlar, renkler-II

Bugün dün başladığım yazının 2. bölümü ve aşağıda bahsettiğim milli yemek "feijoada" var. Aslında bu fotoğraftaki orjinali sayılmaz. Orjinalinde sosis var. Ben et yemiyorum diye etini ayrı pişirmişlerdi. Soldaki sarılar patates değil "manyok", pirincin üzerinde siyah fasulye, üzerinde yine manyok unu kavurması, arkada da karalahana benzeri "kale" kavurması:
Brezilya mutfağı beş ana bölgeye ayrılıyor. Bu gezide göremeyeceğim için oldukça hayıflandığım -Amazonlar olarak adlandırılan ve yedi eyaleti kapsayan- kuzey bölgesi mutfağı ağırlıklı olarak Amazon Nehri’nin suladığı topraklarda çoğu kendiliğinden yetişen bitkiler ile deniz mahsullerinden oluşuyor. Brezilya’nın hemen her yöresinde kullanılan “mandioca” (manyok) ve yine bir tür kök bitki olan “yam”, yer fıstığı ve tropik meyveler kuzeyde en çok kullanılan ürünler. Bu bölgenin en önemli yiyeceklerinden biri kurutulmuş karides, bamya, soğan, domates, taze kişniş ve ülkede çok kullanılan ve bir tür palmiyeden çıkarılan “dende” yağı ile hazırlanıyor.
Kuzeydoğu Brezilya mutfağında, bölgede çokça yetiştirilen şeker kamışı ve kakaoyu ağırlıklı olarak görebiliyoruz. Görülecek yerler listemde olan ve Brezilya’nın önemli turistik bölgelerinden biri olarak kabul edilen Bahia, bölgenin yerlileri ile göçle gelen Afrikalılar ve Portekizlilerin mutfağını bir arada görebileceğiniz eyaletlerden biri. “Bahiana” denen ve kendilerine has yerel kıyafetleri içinde sokaklarda yiyecek pişirip satan kadınlarla sohbet edebilmeyi arzu ederdim doğrusu, Portekizce bilseydim eğer. Bu eyalette de deniz mahsulleri ve tropik meyveler mutfağı oluşturan temel malzemeler. İç bölgelerde ise et tüketiminin yanı sıra pirinç, bakliyat, mısır unu ve manyok çokça tüketiliyor. Batıya doğru gidildiğinde bu sefer tatlı su balıkları ile av etlerinin tüketildiğini, ayrıca soya fasulyesi, pirinç ve mısırın da mutfak dolaplarının en önemli malzemeleri arasına katıldığını görüyoruz.
Seyahatimin ayaklarını oluşturan eyaletleri içeren Güneydoğu bölgesi ise Brezilya’nın endüstriyel merkezi olmasının dışında pek çok etnik mutfağın özelliklerini taşıyan örnekler sunuyor ziyaretçilerine. “Feijoada”, siyah veya kırmızı fasulye, yahut kuru börülceden birinin etle pişirilmiş hali. Mutlaka pirinç pilavı ve sarımsakla kavrulmuş manyok unu ile servis ediliyor. Özellikle çarşamba ve cumartesi günleri pek çok restoranın mönüsünde yer alan bu “milli” yemekle birlikte karalahanaya benzer bir yeşilliğin kavurması sunuluyor. Yanında manyok kızartması da geldiyse değmeyin keyfinize! Patatesten daha lezzetli olan bu kök sebze Brezilyalılar için çok ama çok önemli. Pek çok kentte yiyeceklerin tartılarak satıldığı ve yöresel özellikler taşıyan yemek ve salataların sunulduğu “kilo” lokantalarında sadece burada saydıklarımla değil, farklı etnik mutfakların bileşiminden oluşan pek çok yemekle tanışacaksınız. Brezilya’da fast-food restoranlarının fazla tutulmamasının nedeni söylendiği kadarıyla bu lokantalar çünkü pek çok farklı yiyeceği bir arada tadabiliyorsunuz buralarda. Yapmanız gereken tek şey girişte elinize verilen fişi cebinize koymak, büfeden yiyeceklerinizi seçip tarttırmak ve fiyatını fişe yazdırmak. Genellikle 10 Brezilya lirasından (real) fazla ödemiyorsunuz, yani beş dolar, yani 7.5-8 liraya karnınızı krallar gibi doyurabiliyorsunuz.

11 yorum:

a_y_s_e dedi ki...

dun bahsetmeyi unuttugum seyi yazmissin... bizim carlos cok guzel kale (sanirim collard greens de olabilir) kavurmasi yapiyor. Ben de denedim, epicurious'da brezilya usulu collard green kavrumasi diye var. esim cok begendi.

ve hatta ve hatta carlos amcada yediginde de tarttiriyorsun ona gore yiyorsun... ve hemen hemen dedigin fiyata doyuyor bir insan...

Insallah birgun gel somerville'e beraber gidelim!

SOFRAM dedi ki...

Farklı kültürler, ilk kez gördüğümüz lezzetler.Sayende bu güzellikleri de öğrenmiş oluyor, yazılarını zevkle okuyoruz Tijen'ciğim.Teşekkürler paylaşımlarına...
Sevgilerimle...

Adsız dedi ki...

Selam Tijen,

Nasıl teleffuz ediliyor "feijoada"? Fe-ho-ya-da gibi mi?

Kısaltmalar olsun, yeni bir kelimenin nasıl söylendiği olsun yazıda parantez içinde belirtilince daha anlamlı oluyor. Öteki türlü yabancı halde kalıyor, anlatmaya kalksan kimse ne dediğini anlamıyor vs. Bu konuda Arman Kırım'ın yazılarını seviyorum. Özellikle Fransızca bilmeyenler için nasıl okunduğunu da yazıya ilave etmek daha da işe yarıyor.

Sevgiler,
Hilal

Zeynep dedi ki...

Tijen yerel mutfakları öğrenmek benim de çok hoşuma gidiyor.Sen de çok güzel anlatıyorsun.Kalemine sağlık.Bir ara Alice tv vardı.Nerdeyse tv nin başından kalkmıyordum.Çok hoşuma gidiyordu.
Brezilya mutfağı da çok renkliymiş.
Sevgilerimle

Adsız dedi ki...

Tüm bu müthiş bilgiler için teşekkürler...Çok emek veriyorsun bu bloga...Sevgiler...

Tijen dedi ki...

Hilal, doğru hatırlıyorsam "feyjoada" gibiydi telafuzu. J'leri biraz genizden söylüyorlar ya. Onlar gibi söylemek zor yine de.
*
Sağolun Hande'ciğim ve Fatma'cığım.
*
Gideriz tabii Ayşe. Boston'u çok özledim, gelebilirsem bir gün.
*
Doğru Zeynep, çok renkli bir mutfak. E malzemesi çeşitli ve renkli olunca...

pelince dedi ki...

Değişik kültürler ve yemekler,hepsinide çok merak ettim..

Bilgiler için çok teşekkürler...

Zehra Gürgen dedi ki...

Her açışımda farkı bir bilgi, farklı bir bakış ve zenginlik buluyorum sayfanda...

teşekkürler :))

Unknown dedi ki...

farklı kültürler farklı tatlar hepsi bırbırınden güzel sagol canım benım bızlere tanıtdıgın ıcın

Tijen dedi ki...

Sevgili Pelin, Zehra ve Karabiber,
Ben de sizlere teşekkür ederim gelip okuduğunuz, beğeninizi paylaştığınız için.

:)den dedi ki...

Demek ortalama 8 YTL.'ye krallar gibi karnımızı doyurabiliyoruz? Harikaymış:)
Fastfood yiyeceklere rağbet edilmemesi de hoşuma gitti. Zaten bu kadar zengin sebze, meyve ve deniz ürünleri olan bir ülke ne yapsın fastfood yiyecekleri öyle değil mi?

(Buarada konumuzla biralakası yok ama verdiğiniz browni tarifini uyguladım. Nefis oldu. Çok teşekkür ederim. İlk kez adam gibi bir browni imal edebildiğim için mutluyum, gururluyum. İyi ki varsınız:)