17 Mart 2007
Sıra geldi otlara
Bu bilgi çok önemli ama bu resmi çok sevdiğim için üzerine koyamadım. Hani bizim şu sembolü değişen biricik kampanyamız var ya: DDD (sevgili Bujene'in elinden çıkan yeni sembolü yanda, ayrıca artık bir de sitesi var, sembolün üzerine tıkladığınızda siteye ulaşıyorsunuz. Kampanyanın 2. yazısı sevgili Fethiye'nin sitesinde görülebilir. Çok önemli bir konuya değiniyor Fethiye, çoğumuzun sıkça karıştırdığı 'de/da' eki üzerine bu yazı. Öyle de yazarım böyle de demeden Fethiye'ye misafir oluyoruz çünkü değme öğretmenlere taş çıkarır akıcılıkta bir yazı hazırlamış Fethiye, ellerine sağlık. Tabii sonra da Asya'ya, çünkü bizim kızlar nefis şeyler yaratmışlar otlu yemekler etkinliği için, bayılacaksınız!
Bu sefer sevgili Asya'nın misafiriyiz. Dedi ki Asya, bu sefer otlarla kutlayalım. Bahar da geldi ya, yeşile bürünmeli. Yeşilin kendisi olmalı. Yeşil türküler söylemeli. Yeşile övgüler düzmeli. 19 Mart pazartesi günü itibariyle Asya'nın evine konuk oluyoruz. O yeşermeyi seçen tüm dostlarımızı konuk edecek, bizleri haberdar edecek. Kimler neler yarattılar acaba? Bu arada Asya'ya bir özür borcum var. Affet beni Asya, sana yardımcı olamadım hazırlığında. Senin bana ihtiyacın da yokmuş gerçi, ne güzel şeyler hazırlamışsın bize. Ellerin dert görmesin.
Seçimim elbette ki sevgilimle yapılmış bir yemek. Gözleriniz parladı biliyorum. Zannettiniz ki dünyalar güzeli bir adamla mutfağa girdik, önümüze önlükleri takıp neşe içinde yemek yaptık. Sevgilim hah işte resimde gördüğünüz yeşerti. Tilkişen. Yani yabani kuşkonmaz. Bakın onun için Bir Ot Masalı'nda neler yazmışım:
"Kuşkonmazın yabanisini görmemiş pek çok insan vardır. Bırakın doğadaki halini, pazarda bile. Ben ona tilkişen diyorum, Bodrum alışkanlığı. Oysa Ege’nin diğer yerlerinde ona başka adlar vermiş yöreliler. Aydın’da ‘kedirgen/keldirgen/tilki kuyruğu’, Ayvalık’ta ‘izmiye/izbinya’, Akseki’de ‘kırgınotu’, Kıbrıs’ta ‘ayrelli’ denir ona. Zambakgillerin bu lezzetli üyesi Ege’nin en pahalı otlarından biridir. Yetiştirilmiş kuşkonmaza çok benzeyen, ancak ondan çok daha ince ve biraz da koyu renkli olan tilkişenin rengi yeşille bordo arasında değişir. Dikenli bir çalının körpe ve leziz rizomudur o. Yani bir nevi filiz. Kimi zaman yerden, bitkinin yanından çıkan, bazen de dikenli dalların ucunda uzayan filizi ilk görenler genellikle çobanlar, ya da hayvanları otlatan kadınlardır. Kıra bayıra çıktıklarında çıt çıt koparır, demetler yapar, satılması için pazara çıkan bir yakınlarına verirler. Kârı iyidir, bulması zor olsa da."
Geçen yıl bol bol yediğim tilkişenden (bu sene daha ağzıma değdiremedim desem?) çeşitli güzellikler yaratmıştım. Bu en güzeli, Asya'ya eli boş gitmek olmaz, ona da tattırayım diye bunu seçtim. Mantarlar Ege'de 'kuzugöbeği' denen bir tür. Bana kurutulmuş olarak Kybele'den gelmişti. Ben de soğanları yarım halka halinde doğradım, mantarları suda bekletip yıkadıktan sonra şeritler halinde doğradım, önce soğanları, ardından yine şeritler halinde doğradığım kırmızı biber ve havuçları, sonra elimle pıt pıt kopararak ayıkladığım tilkişenleri ekledim ve tabii mantarları. Hepsi birlikte kavrulup bu güzelim yiyeceğe dönüştüler. Üzerine de yağsız tavada hafifçe kavurduğum çam fıstıkları (yine Ege deyişiyle 'küner' veya 'künar') serptim. Geçtiğimiz yıl bir gün soframı neşelendirmiş olan bu rengarenk kavurma, bugün kalbimi neşelendiriyor. İyi ki yapmışım.
*
Bu yazı Buğday Derneği'nin internet sitesinden. Başlığı 'orda bir köy var uzakta!' Belki de o sizin köyünüzdür:
http://www.bugday.org/article.php?ID=1862
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
55 yorum:
Merhabalar Tijen Abla...Ben de katkıda bulunmak isterdim ama buralarda bulamadığım için sadece adını vermekle yetineceğim. Mutlaka duymuşsunuzdur.Benim için çok ilginç ve lezzetli bir ot. Adı "HODAN"... Yapması biraz zahmetlidir ama tadı harikadır. Annem hodanı kavurup üzerine yumurta kırar. Yumurtalı ıspanak misali... Fakat ben İstanbul' da hiç rastlamadım bu bitkiye...Ayrıca bildiğiniz farklı hodan tarifleri varsa ve sitenizde yayımlarsanız çok memnun olurum... Mutlu baharlar...
Sevgili Hande,
Hodanı çok severim ben de, biraz temizlemesi uğraştırır ya yine de değer. Gökçen Bey hodanı tavukla pişiriyordu, bir de börekte kullanıyordu sanırım. Ben bir kere strudel yapmıştım onunla. Bir Ot Masalı'nda hodanlı tarifler de var. İstanbul'da çeşitli yerlerden aldım ben hodanı. Şimdi mevsimi yakındır. Mecidiyeköy pazarında, göztepe ve salı pazarlarında, pazar günü inebolu pazarında... Umarım sen de bulur, yapar ve eski günleri yad edersin!
Cevabınıza çok teşekkür ederim. Göztepe bana çok yakın.Bizim yaramazdan fırsat bulur da gidebilirsem yapıp paylaşırım.Ya da anneme getirtirim.:)
Sevgili Tijen,
Iyi ki yapmissiniz, ne guzel bir renk cumbusu olmus, ellerinize saglik. Cok zevklisiniz.
Sevgiler ve iyi pazarlar
Sevgili Tijen, ben de cok seviyorum bu narin kuskonmazlari. Simdi mantarli halini denemek de sart oldu.
Hodan toplayan kadinlara gecen yil Anadolu Kavaginda rastlamistim.
Sevgiler
Rica ederim sevgili Hande,
Umarım bulursun, herhalde mevsimi başlamıştır, Antalya'da olmuyor ne yazık ki..
*
Sevgili Aybike,
Bitkilerle yaratılan tabloları seviyorum, pek o kadar marifetli olmasam da onlar kendi yollarını bulup güzel olmayı beceriyorlar.
*
Mine'ciğim,
Vallahi pek güzel olmuş. Bir telefon edeydin ben de gelirdim sofraya. Gerçi biraz uçmam gerekirdi ya.. Ellerine sağlık!
*
Tata'cığım,
Karadeniz kıyılarına doğru gidildikçe Karadeniz'e has otlar bulunuyor. Ben de Anadolu Kavağı'nda bir kere yabani kuşkonmaz bulup çok şaşırmıştım!
O senin güzelligin :)
Cok tesekkürler,cicekleri sahsen vermissin gibi oldu,TD yi mutlu ettin coook :)
Ne mutlu bana seni gibi özel bir dostum var :)
cok öptüm,
slmlar
Bir numarali hayranin T:D
Mutlu yıllar TD!
Kutlamalara yarın da (gerçek doğumgününde) devam edeceğiz elbet...
Bodrum'da evin arkasinda da cikardi tilkisen, ne guzel yapardi annem kavurmasini.. Ozledim...
Sevgiler
S.
Harika bir secim ben hic terettut bile etmemistim senden boyle guzel tarif geleceginden cok emindim bende kuskonmazli bir iki tarif yaptim umarim yarin siteme bakarsin..ellerin dert gormesin benimle ve tum ot severlerle bu guzel tarifini paylastigin icin tesekur ederim..
Biz guneydoguya gittigimizde, Viransehir'de fistik bahcesinden fistik toplayip yedigimizde.... Offff..... Taze samfistigi yememis olana mumkunu yok izah edilemez bir tat. Simdi onu hatirladim.
Burada kuskonmazin beyazi da var. Iki parmak kalinliginda, cok kisa omurlu, cok lezzetli.
www.elifsavas.com/blog
Sevgili Tijen,
Oncelikle ziyaretin icin tesekkur etmek istedim.Tilkisen(bizim yoremizdeki adini hatirlamiyorum)ben kucukken annem pazardaki koylulerden alir ve buyuk zevkle yerdi.Tadini hatirliyorum eger oysa sanki eksimsi aci tadi vardi.Beni cok eskilere goturdu bunlar.selamlar arizonadan.
Sevgili Tijen;
Kuşkonmaz ve bu kadar renkli bir tabak... Tablo gibi. Ellerine sağlık...
Sevgiler, mutlulukla kal.
Yazları anneaneme ziyarete gidince birçok bitki türüyle yemekler yerdik ve ben en çok madımak severdim. En zevkli kısmı ise kendi bahçemizden toplamaktı. Bir tabak kadar toplar anneme koşa koşa giderdim. Anneeee bu kadar yetermi diye bağırarak. Kızım o bir avuç pişince 2 kaşık anca olur. Daha çookk toplaman gerekir derdi ve belime ağrılar girene kadar toplardım hergün. Hatta bir haftalık ziyaretimizde birde İstanbul'a getirmek içinde toplardım. Şimdi senin her ot ile ilgili masalında onları hatırlıyorum.
Mahalledeki pazarımızın yerini değiştirdiler. Leğenler içinde çeşitli otlar satan teyzelerimi artık bulamıyorum. Biraz mutsuzum o konuda. Sürekli yeni otlarla tanışma hevesimde o teyzeleri kaybetmemle son buldu sanırım :(
Sanem ne kadar şanslıymışsın. Ben de tatlı Maynur'la birlikte Gölköy'de, kimselerin gelip gitmediği yerlerde toplardım. Daha doğrusu önce Maynur görürdü!
*
Asya'cığım,
Tabii ki gelip bakacağım, ellerine sağlık!
*
Elif çok haklısın. Peki sen kabuğunu ellerinle kırdığın çam fıstığı yedin mi? İşte Antep fıstığındaki reçinemsi (yahut menengiçteki) tat taze çam fıstığında da öyle var ve o kadar farklı ki!
*
Sevgili Ümran,
Hangi yöreden bahsediyorsun? Tilkişenin tadı acı değil ama onun bir benzeri olan acıotun, ya da diğer adıyla acı filizin tadı acıdır. Bazen aynı demetin içinde çıkar ikisinden de. Tilkişene de bazıları tatlı filiz der bu yüzden. Oysa diğeri sarıcı, tırmanıcıdır, tilkişen ise yerde, dikenli dalların arasında biter.
*
Sevgili Mahsun prenses,
Teşekkürler! Beğenmene çok sevindim. Ben de beğenmiştim ortaya çıkan tabağı. Tadını da tabii..
Tijenciğim,
Senin otlar konusunda uzman olduğunu bildiğim için kazayağı konusundaki uyarını dikkate alıp araştıracağım. Malum hem kitabın var hem dergilerde yazıların. Birini bu hafta okudum zaten. .Yeni bir ot benim için ve eşimin arkadaşlarının sözüne istinaden yazdım ismini ama yanılmış olabilirler. Uyardığın için teşekkürler canım. Kuşkonmazın yabanisini ben de ilk kez gördüm. sevgiler
çok teşekkür ediyorum ziyaretinize.. ben de mutfağınıza uğradım ve hayran kaldım..düzenli ve tertemiz..iştir değil mi kişinin aynası..sivas için madımak cok şey ifade eder..madımak ismini her yerde görürsünüz zaten sivas ta..sizinde ellerinize saglık..bu kuskonmazı hiç taze görmemiştim..schpargel deniyor burda buna ve corbası cok populer..hollandalıların da milli yemeği gibi birşey bunun corbası..ama yeşilini hiç görmemiştim..kolay gelsin sevgiler..
Tüloş öyle deme, teyzelerini bulursun yeniden. Sadece iyi bak yeter. Onlar olmasa da başkaları... Vazgeçmemek lazım güzelliklerden. Biz vazgeçtiğimizde yok olurlar onlar.
*
Sevda'cığım,
Yok yok dediğim gibi, benimki uzmanlıktan değil meraktan. Asya'nın sitesindeki bağlantı adreslerinden giderek pek çok yeni site ziyaret ettim, bir sitede kazayaklı köfte tarifi vardı, oradaki fotoğraf çok net değil ama bir bak istersen, benzetebilecek misin?
*
Sevgili Zeynep,
Ah bilmez miyim, madımak ne önemlidir. Sevgili Müjgan Üçer de kitabında çok güzel anlatır madımağı, ben de ondan güzel alıntılar eklemiştim Bir Ot Masalı'nın madımak sayfalarına. Ellerin dert görmesin! Kimseninkiler görmesin zaten.
Merhaba Tijen, bu etkinlikte en cok merak ettigim blog seninkiydi. E tabi konu otlar olunca, kesinlikle bilmedigim bir ot tanitacagina nerdeyse emindim; oyle de oldu. Artik pazarda en cok vakit gecirdigim reyon, otlar reyonu olacak:)) Bu etkinligin konusunu bende cok sevdim...
Sevgiler...
Bloguma uğrayıp yorum bıraktığınız için çok teşekkürler:) Çok memnun oldum cidden:) Ben otları kökeneni selanik göçmeni olan ciciannem(yengem)ile tanıdım. O hem toplamasını hem pişirmesini çok iyi bilir. Zeytinyağlıları mthiştir:) Yer kestanesini sormuşsunuz. Genelde rezene ile karıştırarak zeytinyağlı olarak pişiriliyor. ben başka çeşidinin tadına bakmadım. Fakatciciannemden öğrenip size yazarım:) Görüşmek dileğiyle..
Merhaba Tijen...Görüntü harika....Ellerine ve yüreğine sağlık...Benim için de bu etkinlik çok iyi oldu..Tekrar görüşmek üzere...
Merhaba Tijen:)
Her zaman renkli, her zaman içimi açan blogun etkinliğin gelmesiyle iyice renk cümbüşüne dönüşmüş...
Bakıyorum da bir tabakta yeşilin, kırmızının, turuncunun, sarının tonları birbiriyle dans etmiş adeta. Birbirine bu denli zıt ve bu yüzden birbiriyle bu denli uyumlu olan renkleri, canlılıklarını bozmadan güzel bir yemek haline getirmişsin..Hem de ne yemek:)..Hayal gücüm damağıma az çok aktarsa da tadını, bir gün bizzat yapıp denemek isterim. Ankara'da bu otu bulabileceğime pek ihtimal vermesem de yazlıkta (egede) bu dileğimi gerçekleştireceğimi umuyorum.
Ellerine sağlık..Sevgilerimle:)..
aslı (kelebek)
Bu filiz otlarını toplamak bana göre işin en zevkli kısmı:) İnsan kendini kaybediyor... Birde soğanlı, domatesli, yumurtalı kavurması yapılıyor ki değme kebaplara taş çıkartır. Olsa da yesek....
Teşekkür ederim Tijen Hanım, sizin tarifiniz de çok cezbedici ve leziz görünüyor.
inşallah istediğiniz tarifleri de zamanla eklerim. Kısaca nasıl yapıldıklarından bahsedeceğim.
-Gelincik otu kıyılıp tuzla ovulmasından sonra yumurta ve un ile köfte yapılıp kızartılıyor.
-Salut (balık otu da deniyor sanırım) adlı yabani bir otun sapları tuzlu sarmısaklı suda hava almayan kaplarda salamura yapılıyor ve ister bu şekilde, ister bir kaç gün bekletip turşu haline geldikten sonra bol soğan ve domates ile kavrulması ile oluyor.(ben turşu halini seviyorum)
-Labada ise Uludağ'da bolca bulunan kocaman yaprakları olan şifalı bir bitki..Yapraklarından istediğiniz iç malzemesi ile sarma yapılıyor..
Umarım yardımcı olabilmişimdir
ellerine sağlık çok güzel görünüyor denemeyi çok istediğim otlar arasında ama nasıl yapılır tadı nasıldır bilemediğim için cesaret edemedim. sevgilerimle
Tijen'ciğim,
Kuşkonmaz'ı bende çok severim,fakat yebenisinin tadını hiç tatmadım..
Otlar harika gözüküyor..Resimde öyle net çıkmış ki sanki elimi uzatsam tabağı ordan alabilecek hissine kapıldım.)))
Senin yapıp sunduğun yiyeceklerin ve paylaştığın tüm bilgilerin hepsi tek kelime ile harika canım..Tekrar tekrar ellerine sağlık..
Güzel bir hafta diliyorum..
Sevgilerimle..Gül/d.tadı
Merhaba Tijencim, ellerine ve yüreğine sağlık ne güzel yazmışsın yine..
Yelda'cığım çok haklısın, bu etkinlik hepimize yeni ufuklar açtı, mutfakta yaratıcılığın sınır tanımadığını bir kez daha gösterdi!
*
Sevgili Kübra,
Ne güzel insanın bir ciciannesi olması. Ondan öğrenebildiğin ne varsa kendi çocuklarına bırakmak için öğren derim, zaman varken. Bir gün bakmışsın uçup gidivermişler mutfak sırlarıyla birlikte..
*
Sevgili Esra,
Sadece yeni lezzetler değil yeni dostlar da edindik sanırım bu etkinlik sayesinde ne güzel!
*
Sevgili Aslı,
Ankara'da bulamazsın sanırım ama başka otlarla da eminim pek çok güzel yaratıcı yiyecek çıkacaktır ortaya. Ben onları baklagillerle birlikte de çok severim, aklında olsun.
Derya söyleme öyle şeyler, benim de burnumda tütüyor Bodrum'da ot toplamaya çıktığım günler. Hoş buralarda da ot çok ya yola, kente yakın yerlerden toplamak gelmiyor içimden.
*
Sevgili Emine,
Çok teşekkürler! Dediğin gibi labada sarma yapmada çok kullanılır ve sanırım Türkiye'nin hemen her yöresinde bulunan bir kaç ottan biri ama salut benim için yeni bir bilgi, sağolasın.
*
Sibel bulursan tilkişen (ya da diğer adlarıyla yabani kuşkonmaz, tatlı filiz, ayrelli...) mutlaka al dene. Pişman olmazsın, dünyanın en güzel otlarından biri bence.
*
Gül'cüğüm,
Bir gün birlikte de yapar yeriz inşallah canım. Ah ne sözler veriyor da tutamıyoruz bir türlü. Üzülüyorum çok.
*
Pembeli kadın, sana da teşekkürler!
selam tijen hanım ben neriman.yazılarınız harıka epeydır tarafımdan izlenıyor siteniz.size hayranım.bende blog olusturdum sıze ve birkaç arkadasa imrenerek..pastacı,teatıme,tarçın,portakalağacı bunlardan birkacı..ınsallah hayallerime ulaşırım..herkesin hayalleri var öyledeğilmi?..sizi kucaklıyorum..birıkıgun öcesi daimamutfak blokcuyu olusturdum..baktımkı hepınız blokspot yapmıssınız inte gırıp nasıl olcak bu dedim.ve bugunde daimamutfak blogspot.com..sahibiyim..bu denlı kıskançlık güzel galiba hep böyle bizi ilerleten tatlı hırslarımız olsun dileğiyle efendim..iyi günler.sizide blogumda görmek isterim..
herkes ne hos sohbette..imrenmemek elde degıl..sevgiler
Sevgili Neriman,
Sitenin ilk yorumunu ben bırakmış oldum. Yeni bir doğuma şahit olmak ne güzel!
Bu yabani kuskonmazlara TILKISEN dendigini ilk defa ögreniyorum.
Cok degisik bir isim. Bu bitkiyi Italya´da (Kuzey) orman gezisi yaptiginizda -mevsiminde- cok rahatlikla bulabilirsiniz.
Ama genelde daha iri olan digerini tercih ediyorum. Markette cok seyrek yabani olani satiyorlar(Paris,Hamburg´da)..
Türkiye ile ilgili bilgisine ulasmak ise beni ayri mutlu etti. Yalnizca konserve olarak satildigini saniyordum. Bilmedigim ne cok..
Selamlar :)
Sevgili B5,
Ah marketlerde falan satılsa bir numaralı alıcısı olurdum. Antalya pazarlarında bile yok iyi mi? Kuzeni acıot bol bol var bu ara, bakınıyorum demetin içinde 3 dal bile olsa benimkinden alacağım ya yok. Cuma pazarına gidebilsem orada bulurdum belki ya gidemedim işte bu ara. Ben pişirmeye bile gerek duymadan kıtır kıtır yiyorum bazen!
Tijen'ciğim,senin bu güzel salatalarını yiyemem ben seyreye doyamıyor insan .Öylesine renkli ve güzeller ki, ellerin dert görmesin.
Tilkişen ,Anneannemde yediğim lezzetlerden birisi idi.Burada bulacağımı pek sanmıyorum ,geçen gün bir rezene için ne kadar yol katettiğimi bilsen şaşarsın koca İstanbul'da .Ama değer mi? değer.
Çilek'ciğim,
Eh serde biraz delilik varsa Dimyat'a bile gider insan değil mi?
Öpüyorum canım kadıncığım seni. Yaşama hep sekiz kolla sarıl sen e mi?
Tijen'cigim, bilinmeyen ne cok ot varmis. Hepsini ezberleyecegim diye basima agrilar girdi valla:)). Senin bir ot masali kitabini siparis ettim, heyecanla bekliyorum. Benim icin egitimle dolu bir hafta olacak gibi gorunuyor:)) sevgilerle,
merhabalar...
bu etkinlik benim için çok iyi oldu ...birçok yeni ortla tanışmış oldum...ellerinize sağlık......
Hakikaten öyle Tuba'cığım! Benim için de çok eğitici oldu bu etkinlik. Yeni yerel adlar, yeni tarifler! Herkesin ellerine sağlık.
*
Sevgili Leziz,
Hepimiz için çok güzel yenilikler var. Senin ıspanak pastan da muhteşem görünüyor, ellerine sağlık.
Sevgili Tijen ;
o ne renk cümbüşü olmuş öyle :) yeme de yanında yat...Hafif diri de bırakmışsın sebzeleri renklerinden anladığım kadarıyla...tam kararında görünüyor canım...hemde hiç geçen yıl pişmiş gibi durmuyorlar :)) tazcik kalmışlar fotoğrafta...ellerine sağlık
Bugün Metro'da dolaşırken ne gördüm biliyor musun "Cibez". Nasıl sevindim anlatamam, ilk fırsatta alıp nefsimi köreltmeyi düşünüyorum. Giritli'de yediğim Cibez'in tadı hala damağımda. Ben de kutlamaya cibezle katılayım...
Sevgili Tijen,
çocukluğumda istanbul annem ve komşularımız toplanır çıkardık tepeler tabi o zamanlar böyle beton yığını değildi istanbul..ne yazıkki değerlendiremedim bu fırsatları hep hazıra kondum annemler gönderdi yaptı biz yedik şimdi ne kadar bilmediğim tanımadığım otlar varmış! ebegümeci,ısırgan,kazayağı bizim orada kazıcak denir böreği köftesi çok güzel olur..Keşke annemden öğrenmek için daha dikkatli olsaydım şimdi artık rahatsız gidip toplayamıyor:(
Bu etkinlik vesilesiyle Hodanı kendi ellerimle yapıp yemenin tadı bir başka güzeldi,köyden taze taze toplanmış hodanın gelmeside büyük şans oldu tabi:)
Baharla birlikte pazarlarada geldi hoş bana şileden gelenler kadar güzel gözükmüyorlardı ama var yinede..inşallah bu hafta hodanla birlikte değişik otlarda alıp yapmayı istiyorum etkinlik vesilesiyle o kadar güzel tarifler varki hepsini denemek istiyor insan...
Yabani kuşkonmazı bende hiç görmedim ama görüntü mükemmel rengarek tablo gibi insan yemeğe kıyamaz hele mantar çok severim..Güzel tarifler ve bilgiler için çok teşekkür ederim..eline yüreğine sağlık Ziyaretin için çook teşekkür ederim,iyiki bu etkinliğe katılmışım seni tanıdım sayesinde senden öğreneceğim çok şey var..
Tekrar görüşmek dileğiyle,
sevgiler
Sevgili Tijen, etkinlik tarifleri yayınlanmaya başlayınca ilk koştuğum duraklardan biri de sen oldun, ne hazırladığını merak ettim, geldim, ellerine sağlık, yine güzel bir renk cümbüşü var sayfanda, insanın içi açılıyor, sevgiler :)
Nilay'cığım evet genelde biraz diri tutmayı seviyorum sebzeleri. Nasıl olsa çiğ de yiyebildiğimiz şeyler, neden çok fazla pişirip besin değerlerini öldüreyim diyorum.
*
Fatma'cığım,
Kalp kalbe karşıdır derler. Hoşgeldin arkadaşım!
*
Muzi çok sevindim cibez bulmana, afiyet olsun!
*
Ah Eylül'cüğüm,
Hep eskileri anıyoruz değil mi? Bugünü de hakkıyla yaşayıp eski günleri kutsayalım derim ben.
*
Sağol Safran'cığım,
Ben de sana uğradım ama geç olduğu için rahatsız etmeyeyim dedim. Ellerine sağlık!
Sevgili Tijen,
Herkes aynı fikirde ama ben de söylemeden edemeyeceğim: Tablo gibi resim çekmişsin, insan yemelere kıyamaz:) Harika bir salata olmuş. Ne şanslısın ki otlar, tazecik sebzeler sana çok yakın. Ankara da yabani kuşkonmaza henüz rastlamadım.
Otları ancak markette, Erüst tarım sayesinde bulabiliyoruz.
Anlayacağın, yine geçtim senin tablo gibi salatanın karşısına yutkunup duruyorum:)
Ellerine sağlık.
Sevgiler
ipek
İpek'ciğim,
Onlar öyle güzel şeyler ki, kendi kendilerine becerdiler ne olduysa. Ben sadece bir aracıyım. Haklısın Ankara'da biraz zor ama orada yaşarken Maltepe pazarından bazı otlar aldığımı hatırlıyorum. Unutma ki Türkiye'nin her yöresinde ot yetişiyor ve eminim bu mevsim madımağından hodanına, kazayağından ebegümeciye pek çok otu bulabilirsin Ankara pazarlarının kenarında, köşesinde.
Merhaba Sevgili Tijen,
Bugüne kadar ki etkinliklerin içinde seni en heyecanlandıran bu etkinlik oldu herhalde.
Bu etkinlik sayesinde ot piyasası hareketlendi,bilmediğimiz otları öğrendik,bildiğimiz otların değişik pişirilme yöntemlerini öğrendik.
Benim tarifini yayınladığım ivlimce yada ivrimce diye bilinen otun diğer adı kelebek otuymuş.
Ben Kadıköy tarafında değil,Avrupa yakasında oturuyorum.İnebolu pazarına daha yakınım.
İstanbul'da ivrimceye bende hiç rastlamadım.
Tarifte ki ivrimceyi geçen yaz Kastamonu'da tatildeyken pişirmiştik ve resmini çekmiştim.
sevgili tijen,bloguma ılk maıl sızden geldi teşekkür ederim.
ıyıkı buradayım..ınanın sizinde ifadenizle yeni doğmuş gibiyim..hersey cok güzel olacak inanıyorum..sıteme ,acemiaşcı ve misçilek maıl atmış onlara buradan seslenmek ıstıyorum müsaade ederseniz..sebebi ise şu,her ıkısınede yazdım fakat ulastıramıyorum..kusura bakmasınlar.acemıyım dedımya..))..TESEKKURLER ARKADAŞLARIM..duyarlılıgınız için.umarım arkadas oluruz..sevgi ile kalın..sevgili tijen öptüm sizi..
sevgılı tijen..bır maıl attım sıze ama ısmım cıkmamış..acemi ahcıya ve misçilege tesekkur ederım buradan.acemıyım dedımya ,yorum göndermede bıle zorlanıyorum.ınanın..sevgıler.nerıman.
Sevgili Muhterem,
Benim de Kastamonu'nun Harmangeriş köyünden (Cide'ye yakın) dostlarım var, bir bayram köye gitmiştik hep birlikte, çok güzeldi!
*
Sevgili Neriman,
Olsun isim yazmasan bile onlar anlamışlardır (bu yorumları okudularsa tabii) Dert etme zaman içinde hepimizden uzman kesilirsin, o kadar zor bir şey değil blog işi.
*
Sevgili Zeliş,
Sen bekleriz deyince ben de geldim merhaba dedim. Ellerine sağlık!
merhaba Tijen Hanım öncelikle ziyaretiniz ve bıraktığınız yorum için çok teşekkür ederim sizi tanıdığıma çok memnun oldum cevabı geciktirdiğim için özür dilerim işlerimin yoğunluğundan bu ara bilgisayarıma pek uğrayamıyorum evet ben Elazığlıyım bizim buralarda o kadar çeşitte ot var ki bir çoğunun adını bende bilmiyorum ama anneannem bu konuda bir hazine gördüğü her otun adını neye yaradığını söyler durur benim evde yaptıklarım ise semizotu,yonca salatası,yemlik otu,kenger otu yemeği yöreye özgü otlarımızdan.Ama daha çok varr.Adları belki başka yörelerde farklı biliniyordur.
sizi izninizle linklerime ekliyorum iyi akşamlar damla
www.cedene.com
ay muhteşem olmuş bakmaya kıyamıyorum resimler harika,bende İzmir'liyim..ve biz burda tirkişen diye biliyoruz kavurmasını çok yaparız,çokta güzel olur ellerinize sağlık....
Sevgili Damla,
Ne olur anneannenizden öğrenin bildiklerini, kaydedin. Onların bilgeliğini bugün bulmak zor çünkü!
*
Sevgili Aslı,
Ben de kavurmasını severim ama genelde fazla bulunmadığından 2 demet bile alsam başka bir şeylerle birlikte kavurmaya çalışırım.
tijenciiimmm sali pazarindan aldim keme dikenini :)) kusadasindaki adi boyle. iki demet keme dikeni bir demet sarmasik (biraz acidir)ile yaptim. yaparken hic kasigi tavanin yanina silkip korkutmadim tabii icine pirasa da koydum. yerken de tum tatmayanlar icin bir lokma niyet ettimdi. optum kocaman
siz tilkideşen diyorsunuz emme biz de kedirgen diyiveriyoz gari yemesi tatlı toplaması zahmetli ama bi de onu odun ateşinde közleyip yiyiverin birde tadına öyle bakıverin ette neymiş diyevereceksiniz tarif bizden denemesi sizden şimdiden afiyet olsun
Yorum Gönder