04 Mayıs 2009

Bir yeşil daha

Okumak isterseniz (ne yazık ki İngilizce, Hürriyet'in İngilizce gazetesinde yayımlandı) Jane Tuna'nın benimle söyleşi yaparak hazırladığı yabani otlar yazısı:
http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=11543912
*
Bahar gelince gözüm hep yeşili görür demiştim. Bugünlerde hem diyetin dayanılmaz hafifliği, hem bahar pazarlarının albenisi beni baştan çıkarmaya devam ediyor. Bu fotoğraf yeni çekilmedi aslında. Sadece bugün için vitamini bol bir öğle/akşam yemeği alternatifi sunayım istediğim için arşivi taradım, bulunca da hemen buraya yapıştırdım. Brokoliyi hafifçe pişirip yemeyi seviyorum. Hem rengini, hem çıtırlığını kaybetmiyor böyle olunca. Tabii vitaminini de öldürmemiş oluyorsunuz. Yazık değil mi içerdiği onca A ve C vitamini ile demir ve kalsiyuma? Bu fotoğraf 2007 sonbaharında çekildiği için içinde etli bir kırmızı biber var. Şimdi mevsimi değil, dolayısıyla sofralarımızda yeri çok yok kendilerinin. En azından benim soframa kırk yılın başı konuk olabilir sera canavarları. Gelelim günlük A vitamini ihtiyacınızın %66'sını, C vitamini ihiyacınızın da %481'ini karşılayan bu basit yemeğin nasıl yapıldığına: Yayvan bir çelik tencereye iki yarım halka halinde doğranmış soğan, bol sarımsak, bir çorba kaşığı zeytinyağı, az tuz ve az karabiber koyup hafifçe kavurun. Şerit halinde doğranmış bir etli kırmızı biberle brokolinin sap kısımlarını ekleyin. Bir kaç dakika da birlikte kavrulsunlar. Sonra da güzelim çiçeklerini koyun tencereye. Kapağını kapatıp kendi suyuyla, çok kısık ateşte 4-5 dakika pişirin ve dumanı tüterken iki tabağa pay edin. Yarısı sizin olsun yarısı da kim talip olursa. 209 kalori almış olacaksınız. Ve kendinizi çoook iyi hissedeceksiniz. (Mehtap'ın diyet sınıfı daha şimdiden toplam 100 kilonun üzerinde verdi bile. Sadece 3. haftasını bitirenler tartıldı, geriye kalanlarımız üç hafta geçirmeyi bekliyor ve kararlılıkla diyetine uyuyor, güzel besleniyor, bol bol yürüyor, bol su içiyor. Tartılmasalar da pantolon ve etekler bollaşmaya başladı. Bir ay sonra dünya çoook daha hafif bir yer olacak ve bu hareketin parçası olanlar kendilerini yeniden doğmuş gibi hissedecekler! Kimse için geç değil. Siz de kilo vermek, yaza sağlıklı ve zinde bir bedenle girmek, zayıflamasanız bile kışın bedeninizde biriken toksinlerden arınmak istiyorsanız bu sağlık hareketinin bir parçası olun.)

31 yorum:

Bir Dut Masalı - nUnU dedi ki...

BEN GÜZEL TARİFİNİ BEĞENEDURURKEN, O GÜZELİM KASELEREDE GÖZÜMÜ DİKTİM ..BAK HABERİN OLSUN..
:))

Adsız dedi ki...

harika görünüyor tijenciğim her zamanki gibi..ellerine sağlık..yemyeşil bahar yenilenme ayı hepimize kutlu olsun:) tijenciğim benim bir sorum olacaktı mutfaklardan taşan öyküler isimli harika kitabındaki çalma pekmezli köy tavuğunu denemek istiyorum..çalma pekmez nedir yardımcı olabilirmiisn canım? ev yapımı elma,armut,şeker kamışı pekmezlerim var onlardan birini kullansam uygun olurmu? çok öptüm canım..güzel bir hafta diliyorum...

neslihan erzincan özgür dedi ki...

Tijen'ciğim ellerine sağlık.içim açıldı güzelim yeşili görünce.dediğin gibi bu yaz çok hafif olacak:-)sevgileirmle...

gülizar dedi ki...

Bende aynı fikirdeyim sera canavarlarına karşı.Brokoli sevmem ama bu tarif ilgimi çekti.Ellerine sağlık tijen.

Belgin dedi ki...

Tijenim, ellerine saglik, bende brokkoliyi yarin icin düsünmüstüm:)) Kendim gibi bir yesillik hastasi buldugum icin mutluyum, bahar geldimi resmen yayilasim gelir benim:))
Mevsimlerdensonbahar arkadasimiz Mehtabin diyet tavsiyelerini bir Diyet günlügünde toplamis, ilgilenenler kolaylik olur belki:))
http://mevsimlerdensonbahar-diyetgunlugum.blogspot.com/2009/05/1-gun.html
Sevgilerimle

Adsız dedi ki...

Ben de bu diyete başlayacağım haftaya. Çünkü bu hafta eşimin kardeşinin nişan pastasının tadına bakacağım. Pişmanlık duymamak için bir hafta erteledim :))Sevgiler...

Damak Tadı dedi ki...

Brokoliyi bende çok az pişmiş seviyorum..Hatta çiğ bile salatalara ekliyorum canım..Gönlüne sağlık Tijen'ciğim..


Güzel bir hafta diliyorum..Sevgiler..

pelince dedi ki...

Bizim evde brokoliyi seven tek kişi benim, o yüzden çok sık pişirmiyorum.
Brokolinin rengi harika gözüküyor...

Sevgilerimi yolluyorum...

Beyza dedi ki...

Tijencim,
harika bir tarif. Kesin deneyecegim. Her gecen gün daha da hafiflemek, daha zinde olmak sahane birsey. Bugün uzun zamandir giremedigim pantalonuma da girdim. Benden mutlusu yok :)

Delfina ; dedi ki...

muhteşem bir tarifmiş,doğrusu kavurması hiç aklıma gelmediydi...

bu arada tijencim sabah işe geldiğimde, ayın kitabı olarak senin son kitabın kocaman afişi asılıydı yky kültür'de , bir duygulandım bir duygulandım ki...tekrar tebrik ediyorum tijencim seni...

Eya dedi ki...

Herzamanki gibi ne güzel bilgiler veriyorsun Tijencigim, bende dedigin gibi tartilmiyorum ama kendimi cok hafif ve zinde hissediyorum.3 haftanin sonunu merak ediyorum...Ne mutlu bize ki Mehtap gibi mükemmel bir INSAN ile bir arada olma imkanimiz var.sevgilerimle

zehra

Narince dedi ki...

Şu günlerde hastayım, iyileşeyim tam olarak katılacağım sizlere, söz! Renk renk sebzeleri kendime, hamuru, bulguru ev halkına pişireceğim. Bunca yağın sonu yok, orama burama yapıştılar, gitmeyecek artacaklar.

Tijen dedi ki...

NuNu'cuğum,
Bütün kaselerim feda olsun sana!
*
Yosunbuka,
Çalma pekmez çırpılarak beyazlatılmış üzüm pekmezine deniyor. Doğrudan pekmezli de yapabilirsin sanırım. Bu tarife yer vermeme izin veren Adnan Şahin'e buradan da teşekkürler.
*
Nesli'ciğim,
O hafif günlerde buluşmak dileğiyle.
*
Sevgili Gülizar,
Belki bu şekliyle seversin.
*
Belgin'ciğim,
Nice mutlu yıllara!
*
Hande'ciğim,
Bir hafta gecikmek yerine hemen başlayıp arada bir dilim pasta yemek daha güzel olmaz mı?
*
Canım Gül'cüğüm,
Senin o güzel sofralarına konuk olmayı çok istiyorum zaten.
*
Pelin'ciğim,
Hazırlığıyla pişirmesiyle hepi topu 10-15 dakika alıyor bu tarif. Kendine bir ayrıcalık yapsana bu hafta?
*
Beyza,
Seninle gurur duyuyoruz!
*
Delfina'cığım,
Çok teşekkürler, benim de bugün haberim oldu zaten iyi mi?
*
Zehra'cığım,
Ben de merak ediyorum 3 hafta sonundaki kilonu, bana da söyle.
*
Narince,
Tez zamanda iyileşip hafifleme harekatına katılman dileğiyle...

NiNo dedi ki...

ayyy ne taze ne citir bunnar bule :) yahu bahar geldi sen daha gelmiyonmu buralara dogru :) bak gene gidecem gider ayak geliom dicen olmicak hehehehe :)) 15 haziran izmire yolcuyum insallah finaller bi bitse ah ahhh

Hülya dedi ki...

Diğer tabağı ben alabilir miyim Tijen'ciğim...

kristalkelebek(aslı) dedi ki...

Tijencim evde kendime brokoli yapıyorum arada..Eşim brokoli sevmiyor, "ağzının tadını bilmiyorsun hiç" diye takılıyorum ona:)..Zaten ben çoğunluğun sevmediği ne kadar sebze, ot varsa seviyorum, brokoli de onlardan biri.
Ben genelde buharda pişirip sarımsaklı yoğurtla ya da zeytinyağı-limon sosuyla yiyorum. Bu şekilde denemedim hiç Harika görünüyor, ellerine sağlık:).
Sevgiler..
aslı

PAPATYA PRENSES dedi ki...

İki haftadar ne pazarda ne markette güzel brokoliye rastlamadım,hepsi sarı sarı ve acayipdi:(

Ama ben brokoliyi bu kadar çiğ yiyemiyorum ki,bi 4 dakika daha tutup bu şekilde yapıcam,tabi bulursam..:)

Ellerine sağlık Tijen Abla..

Benden de sizlere bir kabak yemeği var..

funda dedi ki...

tijencim bir soru sormalıyım.. bir torba dolasu toplanmış ebegümeci yaprağı ve ceviz yaprağı ulaştı bana.. ceviz yaprakları dolapta naftalin olarak kullanabiliyomuş, ben de hemen tüm dolapları ceviz yapraklandırdım da, ebegümeci yapraklarını ne yapacağımı bilmiyorum.. bir fikir var mı bu konuda..

Alev dedi ki...

Tijencim
Brokoliyi benim 2 yasindaki minigim cok seviyor ama hep haslayarak yediriyordum. Bu tarifde cok hosuma gitti bakalim nasil bulacak. Mutfakdaki yaban kitabini cok merak ediyorum insallah Turkiye ye gidebilirsen birara almak istiyorum. Bu arada birde sorum olucak uzum pekmezinin son kullanma suresi dolunca atmalimiyim yoksa bir muddet daha kullanabilirmiyim. Evde 6-7 kavanoz uzum pekmezi var ve zamani gecmeden nasil kullanacagimi bilmiyorum.
Sevgiler

Tijen dedi ki...

Alev'ciğim,
Pekmezi sormuşsun, zannetmem, kullanabilirsin sanırım. Tadına bak, normal geliyorsa (kapalı kaldığı yerde hafif alkollenme olabiliyor ama kapağını açıp biraz havalandırdığında normale döner genelde). Neden cevizli sucuk gibi bir şeyler yapmıyorsun? Eminim kızın bayılır! Keklerini de pekmezle yapabilirsin. Tüketmenin yolu bol.
*
Ellerine sağlık papatya prenses, bayılırım kabağa!
*
Aslı'cığım,
Brokoliyi kullanmanın yolu bol, bu da onlardan biri işte.
*
Hepsini de alabilirsin Hülya'cığım!
*
Tez zamanda gelesin Nino'cuğum, özledik seni.

Hayatın Ta Kendisi Lokantası dedi ki...

buralarda okadar tazesi bulunmuyor sanırım. Rengi bile farklı görünüyor...
ellerine sağlık

Tijen dedi ki...

Funda'cığım,
Pirinçli ebegümeci yemeği yapabilirsin mesela. Güzel de bir ot kavurması olabilir, ister taze soğan veya kuru soğan ekle, pırasa olur, başka otlar varsa onlar da eklenebilir. Üzerine de yoğurt...

Demet dedi ki...

Benim de acilen bir programa girmem gerek Tijen, İstanbul fena şişirdi beni. Hemen başa dönüp başlıyorum, umarım yetişirim :)

Bir Dilim Düş dedi ki...

Tijenciğim sınıfınıza bayıldım canım herkesi ebrik ediyorum, sınıfa kayıt için gönderdim ben de. Elimden geleni yapmaya çalışacağım.

Sevgiler,
Evren

Unknown dedi ki...

Tijen, Hurriyetteki yaziyi okudum simdi, ne guzel bir soylesi olmus! Ben burda bir iki tane yemek dergisine uyeyim, hep uzulurum bizim zengin yemek kulturumuzden, otlarimizdan niye hic bahsetmezler diye. Oysaki, bir coklarinin (ozellikle buradaki!) saglikli ve dogal beslenmek nasil olur haberi bile yokken, bizim "organik" adiyla degil de:-) , "saziye teyzenin balikotu", cavus uzumcu teyzenin yaninda ki dedenin hinnaplari" diye aldigimiz veya annemin Uludag pikniginde topladigi otlarla yaptigi yemeklerle, cam mantarini "kucukken biz boyle yerdik diye, kulde pisirmesiyle, gunluk yasantimizda zaten organik beslenirdik. Cok mutlu oldum bu yaziyla, cok tesekkur ederim (kendi adima), arada sirada Gourmet dergisi bir sayfa ile yer veriyor Turk mutfagina ve yerel tatlarimiza, ama sizin gibi bu konuda caba gosteren insanlar sayesinde daha cok konusulacagiz:-) Belki o zaman bizdeki hormoncular da akillanir, onlari destekleyenler de gercegi gorurler. Ayni derginin Mayis sayisinda Maras biberleri ile ilgili cok guzel bir yazi var, bulabilirseniz mutlaka okuyun. Ilginc bir yazi. Bu arada ben bu yazilar az dedim ama baska varsa, benim dunyadan bu kadar haberim var:-)))) sizin sayenizde yakaliyorum ucundan! Ah bi de aklimdayken sunu soyliyeyim; su ayranla peynir yapma onerisini denedim, benimki harika bir krem peynir oldu! Nasil oldu bilmiyorum ama cok da guzel oldu! Simdi suyunu ayirdim, dedigim gibi cerkez peyniri yapacagim. Mehtap Hanim'in onerilerini dikkate alarak, sizin icinde bir kasik yerim artik :-)

Düşler Mutfağı - Butik pasta, Kurabiye ve Cupcake dedi ki...

Tijenciğim,

nefis görünüyor, capcanlı ve ye beni diye bağıran:) Dediğin gibi sağlığa katkısı da cabası...Teşekkürler ve ellerine sağlık!

Sevgiyle kal,

SOFRAM dedi ki...

Brokoliyi biz de ailecek çok severiz Tijen'ciğim,ben de akşam aynen senin yaptığın gibi brokoli yerine mantar kullanarak mikrodalgada pişirdim, çok hafif bir akşam yemeği oldu.Ellerine sağlık canım.
Ben de diyette 2. haftamdayım şimdiden fark olmaya başladı,inşallah bu şekilde devam eder,herkese kolaylılar diliyorum...
Sevgilerimle...

Zehra Gürgen dedi ki...

TİJEN'CİM BİZDEKİ ADI BROKOLİNİN YEŞİL AĞAÇ.Derin bayılıyor, genelde ben hafif haşlar soslrım ama nedense bir ben seviyorum o halini?
genelde eşim hafif kavurur çıtır çıtır yemeğin ynına garnitür olarak koyar.Nedense baba kız öyle seviyor?
amaan öylede böylede harika!
tabii ben yine tarifi kopyaladım :)
ellerine sağlık canım..

Tijen dedi ki...

Zehra'cığım,
Derin'in brokoli yemesi ne güzel! Maya daha ağzına koymadı. Ne onu, ne de diğer pek çok sebze ve meyveyi. Büyüyünce yiyecekmiş hanımefendi.
*
Ne iyi olmuş Fatma'cığım,
Gidiyor ya fazlalıklar daha ne olsun.
*
Sevgili Başak,
Bahsettiğin şeyler çok doğru. Biber yazısını daha çıkmadan okuma şansım oldu, Gourmet dergisindeki editörlerden biriyle tanışıyorum, hata olup olmadığına bakmamı istemişti, güzel bir yazı.
*
Sen de sağol sevgili Züzü!
*
Evren'ciğim bugünlerde senden mutlusu yok ne güzel hala olmuşsun.
*
Demet'ciğim,
Eminim tez zamanda gider fazlalıklar, hiç şüphem yok.

ipek dedi ki...

Sevgili Tijen,
Çok gurur verici bir yazı olmuş. Ayrıca imzagünü muhteşem bir etkinlik. İzmir'de olsaydım kesinlikle oradaydım. Çook çok tebrik ederim seni.

Unknown dedi ki...

HAHA! ISTE BU! Sizden yardim aliyorlarsa, dogru yolu eninde sonunda bulacaklar o zaman! Yasasin! (Bu dergiyi hep zevkle okurdum bundan sonra suratima bir de kocaman bir gulumseme eslik edecek, su anda da agzim kulaklarima varmis, koltuklarim kabarmis durumda!)Iyiki varsiniz, eminim bir tek siz degilsiniz ama olsun ben simdilik bir tek sizi biliyorum :-)))