09 Mayıs 2009

Şeker, Peynir, Et ve Yağlar Üzerine

Prof. Dr. Kenan Demirkol'un adını çoğunuz duymuşsunuzdur sanırım. Kendisi bir cerrah. İstanbul Tıp Fakültesi genel cerrahi bölümü hocalarından. Sağlıklı beslenme ile ilgili pek çok konuşma yaptı, yazı yazdı, soru yanıtladı. Biliyorum, ben huysuz biriyim. Sizler sitelerinizde bol margarinli, bol şekerli tarifler anlattıkça, sera ürünleriyle yemekler pişirip yazdıkça, rafine yağları -son günlerin modası kanola mesela-övdükçe ben toplum polisi gibi çıkıp yapmayın, etmeyin diyorum. Ne siz, ne aileniz hak ediyorsunuz sağlıksız ürünleri, onun için tüm çabam. Madem bu aralar diyetteyiz, sağlıklı ve zinde bedenlere kavuşma çabasındayız, öyleyse bir uzmanın sözlerini dinleyelim, ondan sonra yiyecek seçimlerimizi bir kez daha gözden geçirelim ve ne olur, margarinleri, rafine yağları, rafine şekerleri (esmer şeker dahil, o da bir pazarlama yalanı, esmer şekerin beyaz şekerden tek farkı melasla -pancar küspesi- boyanmış olması, ille de şeker yiyecekseniz beyazını yiyin, boşuna üç katı para vermeyin):

Şeker tatlı yapmaz, hasta yapar:
http://www.demokratikyasam.com/seker_tatli_yapmaz_hasta_yapar.html
*
Gıda Emperyalizmi üzerine söyleşi (video):
http://video.google.com/videoplay?docid=1025859279510875585
*
Omega-3 alırken tuzağa düşmeyin:
http://www.iyibilgi.com/haber.php?haber_id=103457
*
Şeker, yağ, kolesterol vs:
http://www.iyibilgi.com/haber.php?haber_id=78658

*
Babam yarı ömrünü margarine hediye etti:
http://www.yeniaktuel.com.tr/top111,150@2100.html

16 yorum:

aysegul dedi ki...

Tijen ablacığım,faydalı bilgiler için teşekkür ediyorum!Sağlıklı ve
güzel yaşamlara merhaba...:)

pelince dedi ki...

Yazıların iki tanesini okudum,şaşırdım bir çok bilgiye.
Esmer şeker yalanını bilmiyordum.satılan ürünlerin Light olduğuna inanmak daha kolay geliyor bize sanırım.
Diğerlerini de sakin kafayla okuyacağım.
Çok teşekkürler.

Sevgiler.

Saliha dedi ki...

merhaba tijen:)

affına sığınarak bende senın gıbı kendımı huysuzlardan ilan ediyorum:) hatta ben bu işi hastalık halıne getırdım malesef,pazardan sebze alırken bıle nereden geldı bunlar,sız nerden alıyorsunuz?hangı tarladan vs dıyerek sabrını zorlayıcı ve arkamdan kufrettırıcı sorular soruyorum..hatta su ara oylekı salatalık malzemelerdahıl saf sebze bulamıyorum:(

organik ürünlerede butçem elvermıyor malesef...okadar gıpta edıyorumkı organık urunle beslenen hatta organık bagları olanları....ne olcak halim bilmem:(

evde sadece oğluma poğaça,tatlı pişiyor o da süt içmeyen oğluma süt yedirebilmek vs adına:)

anlıyacağın saplantılıyım ben saplantılı,saglıklı beslenmek yerine hayatı oldugu gıbı yaşayanların bana soyledıgı söz bu:)hemen okuyorum makaleleri...

Zehra Gürgen dedi ki...

Canım herkes senin gibi huysuz olsa ! hemen okudum makaleleri bir su gibi. Birçok şeyi yanlış biliyoruz ne acı. Şekerin vücuttakı yıkımı beni sarstı.Tekrar tekrar okunmak üzere kaydedildi yazılar, öyle bir okumalık değil bunlar..
Ama okudukça öğrendikçe soruyorum " devlet dedğimiz şey, halkını zehirlemek için mi var?, en doğal hakkımız olan sağlıklı yaşam, sağlıklı beslenme hükümetlerin sırtlarını dayadıkları karteller sayesinde elimizden alınmış durumda.Öteden beri yumurta ve tereyağına ateş püsküren doktorlara inanmadım.Mutfağıma asla margarin sokmam, ne olduğunu bilmediğim zamanlardada ağır kokusu beni bunalttığı için tereyağ ve zeytinyağı kullanırdım.
Organik diye birşey olduğuna da inanmıyorum aslına bakarsan.
Bence birşeyin organik olabilmesi için çevresinde zehirli atıklar, toprakta zehir,çevresinde fabrika,mazorlu araç vb olmayan biryerde gerçekten ilkel tarımla olmalı.Tabii tohumda sağlıklı olacak,suladığın su ve toprak..ülkemizde nerede var?
sağlıklı olmakta zengin olmala ilintili artık. En azından evimizde zehirli ve zararlı yiyecekleri sokmamak adına uğraş veriyoruz.

Bir Dilim Düş dedi ki...

Boşver Tijen'im sen huysuz olmaya devam et olur mu, senin huysuzluğun olmasa biz nasıl bu kadar bilgilenirdik.

Sevgiler,
Evren

derya dedi ki...

merhaba,

size yağ konusunda danışmak istiyorum. zeytinyağı yüksek ısıda pişirmeye uygun olmadığı için annem sağlıklı olduğunu düşünerek kanola kullanıyor. onun dışında herşeye sızma zeytinyağı kullanıyoruz. siz yazınızda kanolanın zararlı olduğunu belirtmişsiniz. yüksek ısıda pişen yemekler için ne kullanılmasını tavsiye edersiniz?

derya

Sevgi Küçük dedi ki...

bazen sağlıklı olmak adına abarttığımızı bununda "birileri" için ne güzel bir "pazar" imkanı yarattığını düşünmeden edemiyorum.
orada burada durmadan "onu yeme şunu ye" ya da "yokkk yookkk...vazgeçtik.aslında onu ye şunu yeme" yazılıp çiziliyor. artık neyi neden yediğimizi/yemediğimizi anlayamaz olduk. bilinçli olacağız derken tümden bilinçsiz hale geldik. misal ben esmer şeker iyi sanıyordum, al bir yanlış daha, dedim. son kararım illa tatlı hale getireceksem içtiğimi, o zaman içine doğal bal koyuyorum. o kadar! ay içim şişti, kafam karıştı! bedenen sağlıklı olacağız derken beynen sağlığı yitirdik. yok ben kesin ya Makedonya'ya ya da Egede şirin bir köye yerleşiyorum ve "huzurlu bir sağlık" buluyorum.
bilgiler için çok sağol Tijenciğim. bu paylaşımlarınıda çok seviyorum. iyi ki varsın.
herkesin anneler gününü kutlarım.
sevgiler

Betül İnce dedi ki...

Süpersin, ne diyeyim.

Öpüyorum.

Nur dedi ki...

Sevgili Tijen bu haberler ve verdiğin bağlantılar çok faydalı. Özellikle Aykırı Sorular programının 1.5 saatlik kısmını izledim o bile, gıda ve ülkemizdeki tarım alanlarında neler oluyor işler nasıl yürüyor öğrenmemi sağladı. Hala aynı kanun geçerli midir bilmiyorum ama çiftçinin kendi ürettiği tohumdan üretim yapıp satamaması sadece kendi ihtiyacı kadarını üretebiliyor olması ve son tohum yasasıyla dışardan tohum almaya mecbur bırakılabilmesi kabul edilemez ve hala da bu hükümet destekleniyor anlamıyorum. Hatalar korkunç.Programın bu kısmı bile gözlerimin faltaşı gibi açılmasına neden oldu. Bu konuda neler yapabilirim(z) henüz bilmiyorum ama bir sivil direniş başlatma ve hükümetin bu konuda mantıklı yasalar çıkarmasını sağlamak için baskı oluşturmak gerekiyor zannımca. Yoksa bu halkın sağlığını ve refahını düşünen bir yönetim hiç bir zaman olmayacak.

Çok teşekkürler tekrar, verdiğin bağlantılar için.

Tijen dedi ki...

Sevgili dostlar,
Ne yazık ki reklamlar da yanıltıcı, uzman olduğunu iddia eden ama insandan ve sağlıktan değil sermayeden yana olan insanlar da.
Derya yağ meselesini sormuş. Bizde pek kızartma yapılmaz ama hem zeytinyağcı dostlarım (ki aralarında profesörler de var) hem de Kenan hocanın söylediği bir şey var, aslında yanma derecesi en yüksek olan yağ zeytinyağıdır. Eskiden hep o kullanılırken sonraları rafine yağların gelmesiyle sıkı bir anti zeytinyağı kampanyası yapıldı. Ama Ege'de girdiğiniz evlerde bugün hala zeytinyağıyla yapılır kızartmalar. (Ama sana önerim, kızartmanın alternatiflerini tercih etmen yine de, patatesin, patlıcanın, biberin kızartmadan da çok lezzetli pişmiş halleri var)

derya dedi ki...

merhaba Tijen hanım,

cevap için çok teşekkür ederim ancak ben yüksek ısıda pişen yiyecekler derken kızartmayı kastetmemiştim. açık yazmadığımdan böyle düşünmeniz kaçınılmaz oldu galiba. kardeşim gıda mühendisi ve hocaları derslerinde de uyarıyorlar(mış) yüksek ısıda pişen yiyecekler için (tencere yemekleri gibi) sızma zeytinyağının zararlı olduğu konusunda. toksik etki gösterdiği için. ben rafine zeytinyağına alternatif bir yağ sormak istemiştim.

rafine olmayan ve yüksek ısıya dayanıklı bir yağ çeşidi var mıdır?

araştırmadan kaçmak için sormuyorum size, inanın, kaynakların güvenirliği konusunda çekincelerim olduğu ve siz bu konuda her zaman çok açık ve ilkeli bilgilendirdiğiniz ve yönlendirdiğiniz için vaktinizi alıyorum.

sevgiler

Tijen dedi ki...

Sevgili Derya,
Rica ederim ne demek, tabii ki sorabilirsin. Doğrusunu istersen ben sızma zeytinyağından başka bir yağ kullanmıyorum. Yemek pişirmede sızma yağın kullanılmasının toksik etki yaptığını da ilk defa duydum. Benim bilgim ısıyla yağın besin özelliklerinin azaldığı ama toksik etkisine dair ne bir bilgi gördüm ne de duydum. Sızma zeytinyağının tüm özelliklerinden yararlanmak soğuk kullanımıyla mümkün. Belki yemek piştikten sonra ekleyerek. Çok haklısın, o kadar çelişkili bilgiler var ki insan neye inanacağını şaşırıyor ancak bilgiler ne kadar çelişkili olursa olsun, mutfağıma asla rafine yağlar sokmam çünkü gerçek zeytinyağının yerini hiç bir rafine yağın tutmayacağını biliyorum.

derya dedi ki...

Çok teşekkür ederim açıklamanız için. Ben de eğer yeni bilgiler edinirsem sizle paylaşacağım tabii ki kaynak göstererek. Taktım bu yağ işini kafama:) Ve son olarak eklemek istiyorum tüm kitaplarınızı okumuş oldukça eski bir takipçiniz olarak-ki o kitaplar benim mutfak/beslenme anlayışımı değiştirdiler-ankara'da imza günü yapmanızı ve sizle sohbet fırsatı doğmasını dört gözle bekliyorum. Keşke 30 mayıs'ta izmir'de olma fırsatım olsa.

sevgiler

Tijen dedi ki...

Çok sevinirim Derya! Ben de her zaman açığım yeni bilgilere. Ankara'da buluşmak dileğiyle.

damlaya damlaya dedi ki...

Haber verdiginiz icin cok tesekkuler. Cok onemli bilgiler gercekten.

Sevde dedi ki...

Çok güzel ve bilgilendirici makaleler gerçekten, zevkle ve hayretle okudum. Okurken ''Hmm, demek ki o yüzdenmişşş!'' dediğim çok oldu. Teşekkürler paylaşımınız için :)
Sevde