Görünen o ki, bir kaç gün kendi bilgisayarımdan internete bağlanma şansım olmayacak. Yorumların yayınlanmasında yahut yanıtlanmasında gecikmeler olacaktır. Affedin lütfen.
*
Yemek ve Kültür dergisinin 11. sayısı çıkmış. Ne mutlu ki şu an yanıbaşımda. Bu sayıda bir sürprizi var dergi ekibinin. Siz de benim gibi dergiyi yaşadığınız kentte bulmakta zorlanıyorsanız (bu yüzden derginin -sitesini tıkladığınızda içeriğine ulaşabileceğiniz- 10. sayısını edinememiştim) yakında derginin web sitesinden sipariş etmenin mümkün olacağını ileteyim. 11. sayıdan bir kaç başlık: Buket Uzuner'den 'Mutfağın Cinsiyeti', Nemika Tuğcu'dan 'Mantının Piri: Hörmet Hanım', Çiğdem Kara'dan (bir kısmınız onu Eskişehir mutfağının kapsamlı bir şekilde anlatıldığı 'Bir Ağız Ekmek' adlı kitaptan tanıyor olmalısınız) 'Alime'nin Düğünü ve Düğün Yemekleri', Özge Samancı'dan 'Sultan II. Abdülhamit'in Sofrasındaki Balıklar' ve daha nice lezzetle yoğrulmuş kıymetli yazı, resim, karikatür, şiir...
*
"Türkiye’de pek çok türü olan bu dikene pek çok da ad verilir. Çakır dikeni, çengel otu, kalagan, kanatma, kepre, sakızotu, kenger, kenker, gengel bu adlardan bazıları. Turhan Baytop hocamız kenger için: “Genç sürgünleri pişirilerek yenir ve kökünden sakız elde edilir. Meyveleri kavrulup dövülür ve kenger kahvesi yapılır. Kökleri ve dikeni alınmış sapları Güneydoğu Anadolu’da yapılan bulgur salatasına konur” diye yazmış Türkçe Bitki Adları Sözlüğü’nde" diye yazmışım Bir Ot Masalı'nda. (Bu sefer link Ev Cini'ne.) Tabii İzmirlilerin ona 'şevketi bostan' dediklerini de söylemeli. Antalya'da da öyle diyorlar ve kimileri resimde gördüğünüz gibi süslü püslü satıyor bu güzelim armağanı. Bu fotoğrafı bir kaç hafta önce Çarşamba Pazarı'nda çektim ama şevketi bostan almadım. Fiyatını sordum. Galiba 4 lira dedi (belki de 5 demiştir) satıcı. Haklı da daha ucuza satmamakta. Onu köklemek, ayıklamak pek zordur. Onu çeşitli şekillerde kullandım. Terbiyeli yemeğini yaptım, bakliyatla pişirdim, salatasını yaptım. Hatta Bodrum'da yapılan pek meşhur 'kenker dolması'nı rahmetli İsmail Abinin elinden tattım, Bodrum pazarlarında satıcılardan, alıcılardan tarifler aldım. Peki siz nasıl kullanırsınız onu, nasıl tanırsınız diyecektim. Sever misiniz? Alır pişirir misiniz? Bir de hangi kentlerin pazarlarına geldiğini merak ediyorum. Mesela Samsun'da, Antep'te var mıdır?
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
28 yorum:
şevket"ibostan, kuzu eti ile pek güzel olur.pahalı olmasının sebebi ise toprağın derininden zor çıkarılmasıdır.uğraştırır yani...
çocukluğumun bir bölümünün geçtiği konya da kavanozların içinde,amcalar sakızını satardı..
annem bize alırdı ama,çiğnemek ne mümkün,günlerce çenemiz ağrırdı sakız yumuşayana kadar.kenger sakızı,ne akla hizmet...annem bize onu niye çiğnetirdi..hala anlamamışımdır...
ben yemeğini tercih ederim..şöyle ekşili,terbiyeli,kuzu eti ile yapılmış olandan...
sevgiler tijen...dün kırkambar"a gittim..sana selamları var....
tijen"i kim sevmez ki dediler.haberin ola...
Canım Ayşen'ciğim,
Çok teşekkürler bu güzel bilgiler ve gönderdiğin selam için. Tijen'i sevmeyen, hatta ondan nefret edenler de vardır, olmaz mı? Dostlar sağolsun. Alime Hanım da, Bahri Bey de harika dostlarımdandır. İkisinin de yeri ayrıdır bende.
Tijen'ciğim bu otun adı demek kengermiş... Geçen gün istediğim bir salatada çok değişik otlar vardı çoğunu tahminle çözmeye çalıştım ama bu kengeri çözememiştim. Hatta yemeye bile cesaret edememiştim. Tüh kaçırmışım güzelim lezzeti..
Tijen ben bu otların hiçbirisini bilmiyorum.Yalnızca kengeri duydum,ama nasıl olduğunu bilmiyorum.Bu otların çok güzel ve lezzetli olduklarından eminim.
Sevgilerimle
Sevgili Tijen,
Kengeri ilk kez duydum ve o güzel resmin sayesinde tanıştım desem ayıplarmı herkes beni :)
Ülkemizin her bir karışından ayrı bir tat sunulmuş bize şükür...
Değişik bir lezzetide vardır mutlaka, önce kengeri bulmak sonrada denemek gerek..
Sevgiler,
Ahh ahh benimde cocuklugum aklima geldi.Tanidiklarin koylerine gidince o guzelim daglarda kostu kostur kengerleri bulup kanatip sakiz yapmak sonrada sabahina gider toplamak. Ne guzel gunlerdi onlar.Simdi cocuklarim buralarda o duygulardan uzak bilmeden buyuyorlar.
Tijen'ciğim,
Sivas'ta da sakızı bilinir. Annem bize de çiğnetirdi. İyice yumuşayınca çok güzel bir ses çıkarırdı çiğnerken. Midenin hazımsızlığına iyi geldiğini söyler annem. Ama sakızın şevketi bostan bitkisinden elde edildiğini bilmiyordum. İzmir'de de çok güzel kuzu etli yemeği yapılıyor. Ben pişirmedim ama yediğimde çok beğenmiştim. Annem yan komşusundan öğrenip yapmıştı. Biz ot yemeklerinin çoğunu buraya geldikten sonra öğrendik. Çok da sağlıklı:)
Sevgilerimle...
Kızlar genel bir not:
Kenker, kenger, şevketi bostan... Benzer dikenli bitkiler ama farklı türleri var. Yani her yerde satılan aynı olmayabilir.
Ben de kenger sakızını Konya'da ve Sivas'ta görmüştüm. Hala satılıyor su içinde.
Pek çok güzel yemek yapmak mümkün tabii bu güzelim otlarla. Hepinize paylaştıklarınız için çok teşekkürler.
Kenger sakızını ben de çok çiğnedim çocukken..
Hala da var Gürün'de, genelde çocuklar kavanozlarda suyun içinde satarlar.Aldıktan sonra güzelce yıkayıp dezenfekte amacıyla bir süre de kaynatıp öyle çiğnerdik. Ama artık yumuşatmakta çok zorlanıyorum.
Farklı bir aroması var.Tam yumuşamaya yakınsa değişik güzel bir tadı olur. En azından şekerli değil.
Yazın Gürün'e gittiğimde alayım bari canım istedi şimdi..
bizim oralarda bir çakır dikeni vardır ama ne satıldığını ne de yendiğini gördüm. genelde tarlanın ortasında, kıyısında köşesinde çıktığından kökleyip atarlar. morumsu güzel bir çiçeği var benim bahsettiğimin. burada şimdi yendiğini, hem de kaç şekilde tüketildiğini görünce şaşırdım inan. teşekkürler bu detaylı bilgi için. :)
Tijen abla, Taste of Anatolia'nin son sayisinda yazini okudum, cok gururlandim, cok mutlu oldum:) Yemekler de cok ilginc gozukuyordu, deneyecegim umarim, ozellikle dutlu pilav super duruyordu :)
Sevgiler,
Burcuk
Tijen'ciğim,
Şimdi öğrendim anneannemin su dolu kavanozlarının içinde duran ve benim anlam veremediğim ve hatta biraz korktuğum sakızların nereden geldiğini.
Teşekkürler.
Ankarada çocukluğumda sokaklarda satarlardı kenger sakızını:))Yazın beni çocukluğuma götürdü.
Ben de çocukluğunda kenger sakızı çiğneyenlerdenim.:)
Yaz tatillerinde Malatya'ya babaannemlere gittiğimizde, sokaktan geçen aktarlardan alınırdı, kenger sakızı. Çook sert, koyu beyaz, bej hatta kirli gibi olurdu, başlangıçta. Sonra çiğnedikçe yumuşar, lezzetli olurdu ve uzun süre çiğnenirdi.
Ben, sakızın keten gibi bir bitkinin özsuyundan elde edildiğini sanıyordum.
Bugün, adını çok duyduğum şevketi bostanla aynı (veya aynı aileden) bitki olduğunu öğrenince şaşırdım.
Ne güzel.:)
Tijen ciğim ben şevketi bostan diye duydum ama hiç yemedim. Sen anlattığına göre eminim çok güzeldir.Sevgiler...
Şevketi bostanla ilk tanışmamız Tire'de olmuştu.O ne muhteşem lezzetti.Ama Bodrum'a çok yakın olmamıza rağmen bizim pazarımızda yok kendileri.Daha doğrusu taze uç kısımları karışık otların arasında var.Ama herhalde kavurmasını yapmak için.Ama ben tattım ya bir kere mutlaka köklerinden kendimde yapacağım. Aldım bu işlerden anlayan amca kızını çıktım ovaya. Elimizde bir çapa.Ben diyorum şevketi bostan o diyor kenker,başladık aramaya.Dünyalara yetecek kadar bulduk ama ne zor hakikaten toplaması.Çapayla çıkardık kökünü yerden.Sonra yıkaması ayrı dert tabii.Bir güzel kuzu etiyle terbiyeli pişirdik kendilerini.Değdi ama eziyetine:)
Tijen, merhbalar.Şevketi bostan ismini duymuştum.Karadeniz de yeşillik çok yeniyor.Pazarda çeşit çeşit ot satılıyor, bahar gelince hele çeşit artıyor.Otların isimleri Ordu'da farklı Samsun'a geliyorsunuz farklı.Burda favori kaldırayak (kaldırık da diyorlar)pazara gidince bu ota bakıcam .
sevgiler.
Gürün Sivas'ın 10.000 nüfuslu küçük bir ilçesidir.
Benim ilk ve orta öğrenimimi gördüğüm üniversite için Ankara'ya gelinceye kadar yaşadığım hala da yazları kısa süreliğine de olsa gittiğim baba yurdu.
Ulaşım olarak Malatya ile Kayseri arasında yer alan Gürün yemyeşil bir vadidir.
Bol bol kayısı ve elma yetiştirilir(bknz."Elma Sepeti" yazım) Oksijeni ve doğal güzellikleri bol klasik bir Anadolu kasabası ...Orada olduğum döneme denk gelirse ve yolun düşerse seni misafir etmek isterim Tijen'ciğim.
Tijencim, hiç duymamıştım kenger otunu, sakızını da. Meğer ne çok bilen tadan varmış..Şevketi Bostan adını duymuşluğum var sadece.
Ama şimdi sayende, görsem hemen tanıyacağım, hatta bulsam yemeğini yapacağım yepyeni bir otu keşfetmiş oldum.
Bilgilendirici, güzel yazın için teşekkürler:).
Sevgilerimle..
aslı
Hülya'cığım,
Çok isterim. İnşallah bir gün denk getirir, sen oradayken ziyarete gelirim.
*
Ferhan'cığım,
Hülya'ya söylediğim gibi, Samsun'a gelip seni ve Serpil'i ziyaret etmeyi de arzu ediyorum. Kimbilir bir gün kısmet olur.
*
Zencefilseven komşum,
Ne güzel hikaye anlatmışsın. Ne zor değil mi kökünü çıkarmak?
*
Hande'ciğim,
Ben severim ama her damak tadı farklıdır. Yani olur da yiyip sevmezsen kızma bana olur mu?
*
Ekmekçi kız,
Evet, dediğim gibi farklı ailelerden gelen ve kenker, şevketi bostan gibi adlarla anılan bitkiler var. Sakızı sadece bir türden mi çıkıyor bilmiyorum bak!
*
Nenoni,
Söylediklerin de beni hiç görmediğim Zonguldak'a götürdü.
*
Betül'cüğüm,
Geçmişten getirdiğimiz ne güzel anılarımız var değil mi?
*
Bir de ben göreydim Burcuk! Ama dostların görmesi bile çok güzel. Tarifler benden değil, söylemiş olayım. Onları Emel Hanım hazırlamış.
*
Sevgili Vildan,
Muhtemelen o da kenkerin bir türüdür, enginara benzer, tüylü, mor çiçekleri var.
anacugum olsa hemencik verirdi sana bir tarif ancak benim otlarla pek aram olmadigindan hos etlerle de aram yok neyle aram var hamur isleriyle hehehe ama eminim senin tarifin zaten guzeldir :D fotograf yine harika zaten :D yine bir sey daha ogrendik otlar diyarindan tesekkurleri borc bilir izin olursa ozlemle operiz :DDDDDD
Nihan'cığım zaten bu gidişle ben seni değil anneni ziyaret etmeye karar vereceğim. Ya da önce sana gelirim, sende şişmanlarsam annene gider, ot yer biraz toparlanırım.
Tijenciğim,
Biz şevketi bostan diye biliriz. Kayınvalidem terbiyeli yemeğini yapar, çok da güzel yapar.
Tijen'cim,
Anneannem otlarla neler neler yapardı. Ama acaba ne otlarıydı onlar:) Ama günümüze annemin taşıdığı ebegümeci, şevketi bostan, ısırgan gibi otlarla çok lezzetli zeytinyağlılar pişer evimizde.
Sevgiler.....
Tijen'ciğim,
Bizim oralarda kenger deriz. kendimiz toplardık çocukken. Çok da severim. ama sadece salatasını yapardık. hatta hiç bir işlem de yapmadan taze taze yerdik. Nasıl da güzel olur. Ama yıllar var ki ne gördüm ne de yedim. Ankara'da hiç görmedim. sevgiler..
Tijen ablacım bu yazıyı gördüm ilk dedim anneme danışmak lazım çünkü biliyorum bizimkiler birşeyler yapıyorlardı ama annem kadar bilgi sahibi olamam helede otsever bir anneyse bu hiç olamam:)
bizde yemeği,çorbası vede yoğurtlu salatası oluyormuş üzerinede tereyağ eritilip dökülüyormuş.birde bunu kurutup kurusundan yemeği ve çorbası oluyormuş aynı zamanda annem sakızı çok güzel olur dedi elazığda baya varmış güneydoğudada varmış.
benden bilgiler bu kadar Tijen ablacım sayende yakında kenger yiyeceğiz:)
görüntüsünüde sunarım inşAllah annem kurusundan yapalım yemeğini dedi çünkü.
yazı ve resmin güzelliği için çok teşekkürler annemde geldi,yazını hem okudu hemde arada bana bunları söyledi:)
Sevgili Tijen Hanım,
Arapgir'de ve çevre dağlarda kenger var. Sakızı çok lezzetli ve çok güzel kokuludur. Çiğnemekten doyamazsınız. Yemek çeşitlerini annemden tekrar sorup size yazacağım.
Sevgiler
Menevşe
Keşke diyorum, Bir Ot Masalı'nı yazarken sizleri tanıyor olsaymışım. Eminim çok daha zengin olurdu kitap. Hepinize teşekkürler paylaştıklarınız için.
Yorum Gönder