
Neden acaba? Neden kuşlar kadar hafif ve özgür olmak istiyorum? Ya siz? Siz de benim gibi düşünenlerden misiniz? Ülkenin, dünyanın gündemi, gidişatı, olup bitenler, çaresiz kaldığınız anlar, yaşamın anlamını, anlamsızlığını tartıp biçtiğiniz zamanlar... Kafanızda bu düşünceler mi gelip gidiyor bugünlerde? Uçmak, hafiflemek, özgürleşmek cazip mi geliyor size de? Ama uçamıyorsunuz değil mi? Gidemiyorsunuz. Uzaklaşamıyorsunuz. Özgürleşemiyorsunuz. Hiç değilse hafifleyebilirsiniz. Nasıl yapacaksınız? Ruhunuza neyin iyi geleceğini ben bilemem tabii. Onu ancak siz bilebilirsiniz ancak en azından baktığımda bile hafiflik hissiyle dolduğum bir salatanın fotoğrafıyla hem bedensel hem de zihinsel olarak hafiflemenize bir nebze olsun katkıda bulunabilirim diye düşündüm. Dilerim işe yarar. Hepsi birbirinden güzel, basit malzemeler. Sultani bezelye bulabilir misiniz bilmiyorum. Bizim pazarlarda görünmeye başladı bile zatı şahaneleri. O yoksa başka bir yeşili ekleyebilirsiniz salatanıza. Renk vermesi için. Bu salatadaki sultani bezelyeler neredeyse kendi buharında, bir kaç dakika haşlandı o kadar. Gerisi çiğ. Bir de çekirdeği hafiften kavurmuştum, yağsız tavada. Daha çıtır çıtır olsun diye. Dolabımda hep bulunur ayıklanmış çekirdek. Salatalara renk ve neşe kattığını düşünürüm. İşte gerisi de çubuklar halinde doğranmış havuç, içi kırmızı, dışı yeşil turp ve Antalya pazarlarında "alabaş" adıyla satılan "kohlrabi". Sosunu canınız nasıl çekerse öyle yapın. Üzerine ister çekirdek, ister susam, ister badem, fındık, ceviz, keyif sizin. İsterseniz listeye soya filizi ekleyin, incecik doğradığınız taze soğan serpeleyin. Ne bileyim işte, sizi hafifletecek bir dokunuş ekleyin hayata. Farzedin ki bu salata hayatın ta kendisi. Nasıl olmasını istiyorsanız o malzemeleri koyun içine.