tag:blogger.com,1999:blog-121676332024-03-08T00:31:15.793+03:00MUTFAKTA ZENTijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.comBlogger823125tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-4433587837375109602015-07-08T22:02:00.001+03:002015-07-09T18:29:29.668+03:00DİKKAT, SAĞLIĞA YARARLIDIR!
Çiğ beslenmeciler arasına katılalı beri rengarenk salatalar yapıyorum. Siz bilmiyorsunuz tabii, buraya yazmadım ki hiç birini. Olabildiğince çiğ olarak tüketiyorum meyvemi, sebzemi. Arada pişmişini de yiyorum ya her öğünün en az %50'sinin (malzeme/miktar açısından) çiğ olmasına çaba gösteriyorum. Bugünkü tabak o kadar renkli ve lezzetli oldu ki, aşka geldim, hadi dedim aylardır ihmal ettiğim Tijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com13tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-82906873830147382982015-03-12T12:53:00.000+02:002015-03-12T12:53:01.279+02:00Alice'in granola tarifi
Bugün eski bir öykü anlatacağım size. Özlemle andığım, güzel günlerin öyküsünü. Bir varmış bir yokmuş diye başlayabilirim çünkü anlattığım günler neredeyse yirmi yıl geçmişte kaldı. Bir zamanlar, Amerika'da yaşadığım günlerde bir kişisel gelişim merkezinde kalmıştım. Gönüllü olarak çalışıyor, karşılığında da hemen her hafta sonu düzenledikleri harika eğitimlere katılıyordum. Orada çok şey Tijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-45720923219915859132014-12-26T19:05:00.000+02:002014-12-26T19:05:31.614+02:00Bol sevgi filizlensin diye
Madem yeni yıla giriyoruz, yeni yıl için bir dilek yer alsın eski yılın bu son Mutfakta Zen yazısında. Size Her Güne Bir Yemek adlı kitabımın yeni baskısından bir tarif sunmak istedim bugün çünkü dün yeniden yaptığım bu salatayı bir kez daha çok sevdim. Üzerindeki filizlere bakıp "dilek dilemek için filizli bir fotoğraftan daha güzel ne olabilir ki" diye düşündüm. Fırınlamak sebzelerin tadını Tijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com5tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-24479846341360143392014-11-26T18:28:00.000+02:002014-11-26T18:28:33.028+02:00Yaşasın tatlı patates!
Bugün size sonunda tatlı patates bulmuş birinin mutluluğuyla yazıyorum. Eh bunun şerefine bir tarif yazmak şart oldu. Bu tarif Her Güne Bir Yemek'in yeni baskısından. 22 Nisan tarihli sayfayı açarsanız (tabii sizde bu kitabım varsa, yoksa hâlâ satın alabilirsiniz. Kendinize veya sevdiklerinize yeni yıl hediyesi olarak almanız beni çok mutlu eder.) Tatlı patates sıklıkla soframıza Tijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com9tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-49532068340336468622014-11-14T11:07:00.004+02:002014-11-15T11:17:08.321+02:00Enerjimizi neye harcasak?
Sevgili çaydanlığım ve ben size pırıl pırıl bir gün dileriz. Çaydanlığım diyor ki: "Enerjimizi, düşüncelerimizi neye yöneltirsek onu çoğaltırız. Neden savaşı, öfkeyi, nefreti çoğaltalım ki? Bol bol bitki çayı için, içinizi arındırın. içiniz arındıkça dışınız da güzelleşsin, kendinizi iyi hissedin ve çevrenize olumlu bir enerji yayın." Çaydanlığım pek bilgedir. Japon bilgeliği. :)
Bu ara Tijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-41989960963131550542014-10-23T17:12:00.001+03:002014-10-24T15:19:22.433+03:00Yumurta yemem diyorsanız
Bugünlerde içim yumurta istemiyor. Peynir de yemiyorum, yoğurt da. Bir nevi veganlığa doğru çekiyor bedenim beni. Direnmiyorum ona. Öyle istiyorsa vardır bir nedeni diyorum. Süt ürünlerine dair henüz bırakmadığım tek  Tijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com21tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-53977399039685788132014-09-23T10:28:00.003+03:002014-09-23T10:44:05.769+03:00Sonbahar gelince
Sonbahar gelince diyordum. Geri dönülür. Neye? Garip bir soru. Yanıtı da kolay değil. Bir yanım "içe" diyor ama ben zaten içerdeyim, bunca zamanlık sessizliğimden belli değil mi? Neyse biz derinlere inmeyelim, Tijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com12tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-19591088362333216052014-04-04T17:23:00.001+03:002014-04-04T17:26:50.978+03:00Çakma browni
Hızlı yaşar olduk, çok hızlı. Belki hız kendi hızımız değil, belki biz sadece seyirciyiz. Belki seyirci olmak istemiyoruz ama akıp geçiyor olaylar, etki edemiyoruz, derenin dibindeki bir taş parçasını görüp uzanmak ama yetişememek gibi. Böyle zamanlarda (ne diyeyim işte biliyorsunuz hepiniz), iç sıkıntısını gidermek için mutfağa girse dahi insan, yapıp ettiğini sözcüklere dönüştürmeye mecal Tijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com18tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-77700713928370220762014-01-27T10:41:00.002+02:002014-01-27T10:44:13.972+02:00Sevgi bütün engel ve sınırları aşar
Yıllar önce yazdığım "Sevgi ve Kanser" başlıklı yazıyı okudum biraz önce. İçimden geldi, bloga koymak istedim. Belki de yazının sonunda linkini göreceğiniz video idi bana bu yazıyı yazdıran kimbilir. Aşağıdaki kısım Thorwald Dethlefsen ve Dr. Rüdiger Dahlke'nin sanırım Türkçe'ye de çevrilmiş olan "The Healing Power of Illness: The Meaning of Symptoms and How to Interpret Them" (Tijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com8tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-53931179739478553422014-01-13T15:39:00.000+02:002014-01-13T15:43:36.184+02:00Kaldığımız yerden
Bir yerlerde kalmıştık biliyorum ama nerede?Ruhum bir yerdeydi, ben öte yerde.
Gitmek zamanıydı, bir hallerdeydim.
Zaman işte zaman. Geçiveriyor.Bendim, gidecektim, heyecanlar içindeydim.
Derken gittim.
Zaman geçti.
Hep geçer ya zaten.
Yine öyle geçti.Sonra ben döndüm.
Ben.
Ben olarak gittim.
Kim olarak döndüm?
Bir anlasam.
Kaldığımız yerden devam edecek Mutfakta Zen.
Dostların Tijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com22tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-39891808611368802692013-11-16T20:36:00.002+02:002013-11-16T20:36:41.446+02:00Ayva mevsimi
,
Bugün Her Güne Bir Yemek'in yeni baskısından bir tarif eklemek istedim. Çok sade, çok basit, çok lezzetli bir tatlı. Bu hafta pazardan ilk ayvamı aldım. Tatlısını yapmayacağım hayır, o çok sevdiğim ayvalı, nohutlu kereviz yemeği için aldım (hoş ayvam iki adet, biriyle de tatlı yapabilirim pekala) ama bu size tatlı tarifi vermeyeceğim anlamına gelmez tabii. Bu tatlı için iki adet Tijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com20tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-64994030104544262822013-10-30T15:23:00.001+02:002013-10-30T15:23:36.611+02:00Geldi çorba mevsimi
Geldi gerçekten değil mi? Gerçi Antalya'da hâlâ denize girilebiliyor, hâlâ gündüz saatlerinde kısa kollularla gezilebiliyor. Güneş içine işliyor insanın, ılık ılık esiyor rüzgâr. Yine de biliyorum ki bugün Ekim'in son iki gününden biri. İki gün sonra Kasım ayı gelmiş olacak. Biliyorum ki yakında soğuk günlerimiz de olacak. Öyleyse çorba kâseleri yıkansın, zihindeki tarifler birer birer ortayaTijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com14tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-44925342571595382232013-10-25T17:27:00.000+03:002013-10-25T17:27:05.424+03:00Bereketli günler ola...
Nar demek bereket demek. Bence zaten bu salatadaki her şey bereketin bir ifadesi. Geyibayırı'ndan nar, Elmalı'dan elma, pazardan taze soğan, tonton nenelerimden birinden içlenmiş taze börülce, Burhaniye'den ceviz, Kastamonu'dan siyez bulguru, çok güzel bir kadının düğün hediyesi olarak aldığı zeytinlikten mis kokulu zeytinyağı... Başlı başına bir öykü bu tabak. Üstelik kendisi miniminnacık ama Tijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com8tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-28234679232964965932013-10-18T16:07:00.001+03:002013-10-18T16:14:55.157+03:00Makarna lütfennnnn!
Önce www.makarnalutfen.com adresine gidilir. Oradan aile yadigârı (hem de memleketime, yani Eskişehir'e has) mercimekli mantı seçilir. Tabii başka şeyler de seçilir çünkü hepsi birbirinden özel tatlar. Çorbalar, erişteler, ıspanaklı, pancarlı, brokolili, kerevizli, karnabaharlı, biberli ve domatesli makarnalar... Seçilir diyorum ama karar vermek de öyle zor ki. Bir ondan bir bundan derken Tijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com7tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-42798040649558411292013-10-10T14:41:00.001+03:002013-10-10T14:47:00.151+03:00Sonbahar pazarları
Demiyorsunuz ki artık pazar falan anlattığın yok. Aslında çok şey anlatıyorum ama sessiz, içten içe. Ayfer'ciğim bu güzel fotoğrafımı göndermiş, haydi dedim hiç değilse pazarlarımızı anlatayım. Fotoğrafım dedim dikkatinizi çektiyse, ben görünmesem de parmağım görünüyor. Eh sepetim de afili yani. Yakıyor ortalığı. Peki ya içindeki domateslere ne diyeceksiniz? Artık yazın son yayla domatesleriTijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com11tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-40451041104070429172013-10-03T11:32:00.000+03:002013-10-03T11:32:03.765+03:00Fıstık gibi
Hem de ne fıstık.Aynaya baktım, kendimi gördüm. Seni de gördüm aynada. Fıstık gibiydin. Ne yaptın saçına? Gözlerinin içi gülüyor. Hadi bir kere de benim için gülümse. İyi geliyor insana değil mi gülümsemek? Bir başkasına, bir başka şeye, başka bir varlığa değil, kendine gülümsemek. Hem de gözlerinin içine bakarak. Fıstık gibisin bugün. Hep öyle kal.*Lafı açmışken fıstıklardan bahsetmemek Tijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com19tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-17827823708087622382013-09-27T23:11:00.000+03:002013-09-27T23:14:51.637+03:00Kekim diyorsa kektir
Diyorsa ki ben buyum, inanacaksın arkadaş. Öyle diyorsa öyledir. Kekse kektir, yalan söyleyecek hali yok ya. Ha derseniz ki keke benzer yanı yok bunun, size de inanırım. Yalan söyleyecek haliniz yok ya. Kendime de inanırım şimdi, bakın orada anlaşalım. Niye inanmayayım ki, ben yaptım neticede. Ben koydum kaba az biraz tereyağı. Fırın çalışıyordu zaten, eridi kendiliğinden. Üzerine yumurtayı Tijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com19tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-45112807218484289732013-09-22T10:35:00.001+03:002013-09-22T10:44:26.354+03:00Kampanya bitmeden
Ne çok zaman oldu yazmayalı. Neredeyse unutmuşum bloga nasıl yazı yazılacağını. Bu uzun ayrılık için özür dileyerek başlayayım istedim söze ve bir tanıtma/hatırlatma yapayım istedim. Her Güne Bir Yemek'in güncellenmiş yeni baskısı Mayıs ayında raflardaki yerini aldı almasına da ben burada tanıtamadım bile. 150 yeni tarif, yeni fotoğraflar (artık her yemeğin fotoğrafı var), yeni sayfa düzeni ve Tijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com15tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-4664031157737345082013-05-04T12:53:00.001+03:002013-05-04T12:53:35.966+03:00Balkon bahçem
Bugünlerde yaşama sevincim bu mini bahçe. Bahçe bile değil, balkon aslında kendisi ama kendini bahçe zannediyor. Sardunyalara biberler, kiraz domatesler, fesleğen ve naneler eklendi. Aslında beş litrelik pet şişelerin tepesini yanlamasına kesip toprakla doldurarak onlardan yeşillik saksısı yapma planım var ya, beklemede. Müsait olduğumda apartmanın bahçesindeki toprak ıslaktı, sonra ben Tijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com24tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-62494472352759793222013-04-18T13:24:00.000+03:002013-04-18T13:24:32.308+03:00Biraz ordan biraz burdanlarla
Bu blogun okurları (yani eskiden beri okuyanlar demek istedim) benim biraz ordan biraz burdanlarla yarattığım kekleri bilirler. Bir de tasarrufseverliğimi. Geçen gün balık yapmak için fırın yanınca hadi ısı boşa gitmesin, zaten kahve yanında yemeyi de seviyorum diye bir uyduruk kek yapayım dedim. Ne malzemem var? Pazardan aldığım sütten var, köy yumurtam, tam unum, azar azar kalmış bademlerim Tijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com22tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-32425143439698596442013-03-26T12:41:00.002+02:002013-03-26T13:02:36.217+02:00Bir denge öyküsü
Şimdi arkadaşlar
bir denge masalı anlatacağım size, gelen giden armağanlar arasında. (Gelen
giden armağanlar diyorum, bilmiyorsunuz çoğunuz değil mi "Kutsal Ekonomi-Armağan Öyküleri"
grubunu? Bir sürü yüce gönüllü güzel insan bir araya gelmiş, armağanlar akıp
duruyor. Hatta bu öyküleri çemberler etrafında da paylaşıyoruz bazen. İşte ben
de bu öyküyü gruptaki arkadaşlarıma anlattım ilkin. Tijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com17tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-36969363182653990042013-02-28T10:47:00.004+02:002013-02-28T10:49:00.530+02:00Balığa altlık
Geçenlerde Ayfer, "neden fotoğraf yüklemiyorsun," diye sorduğunda Facebook'tan bahsettiğini zannettim. "Facebook sayfasında fazla fotoğraf yayınlamak istemiyorum," dedim. Tamam kişisel şeylerin ağırlıklı olarak yüklendiği bir sistem (paylaşım sözcüğüne de kıl olmaya başladığımdan onun yerine başka bir sözcük arıyorum. Ne desem ki?) ama çoğu kişinin en özel, en kişisel fotoğraflarını dünyaya Tijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com24tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-71761201370050231742013-02-09T12:47:00.002+02:002013-02-28T10:49:54.828+02:00Ekmek kokusu
Şu dünyada sevdiğim pek çok koku var ama en sevdiklerimi sorsanız herhalde ekmek ve nergis kokusu derim. Tabii bebek kokusunu da eklemeliyim "en" listesine, hele de ailemize muhteşem bir bebeğin katıldığı şu aylarda. Gerçi Leylacık bizden binlerce kilometre uzakta yaşıyor ve o güzelim kokusunu duyamıyorum ama en azından ilk ayında hep yanındaydım, anılarla avunuyorum. Bir de son dönemde kahve Tijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com43tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-66346655578722447722013-01-29T17:48:00.001+02:002013-02-28T10:50:21.351+02:00Pembe turşu
Lübnan'da ister lüks bir restoranda, ister bir sokak lokantasında olun, sofraya mutlaka getirilen bir turşu var: Pembe turşu. Turp turşusu bilir misiniz? Bu turşuyu turpla yapıyorlar. Rengi veren pancar. Ufak bir pancar kullandınız mı turpları bir güzel boyuyor. Hoş yediklerimin pembesi o kadar yoğundu, turşular o kadar kıtır kıtırdı ki, bu işin içinde başka bir malzeme var diye düşünmedim Tijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com37tag:blogger.com,1999:blog-12167633.post-77820943069912462602013-01-11T12:52:00.002+02:002013-02-28T10:50:56.106+02:00Tazelik
Esma hanımcığım "o pötikareli mavi tabaklarınızdaki tariflerinizi özledim" diye mesaj salmış. Gördüm tabii, nasıl görmem. Eh bu zarif isteğe karşı koymak da mümkün değil. Açtım dosyaları, baktııım baktııım baktıııım. Var tabii o fotoğraflardan ama ben bu güzelim yeşil kâsemdeki salatada karar kıldım. Yani tamam hava buzzz gibi. Bu havada insanın canı sıcacık çorbalar çekiyor daha çok. Aslında Tijenhttp://www.blogger.com/profile/02781681158932993611noreply@blogger.com31