İlk yemek kursumu 1998 yılında Victor Ananias'la birlikte Bodrum'da, o dönem gönüllü aşçılık yaptığım Buğday Restoran'da vermiştim. Güzel dostlarla keyifli anlar yaşamıştık. Ardından 2000 yılında, İzmir'de, sevgili dostum Figen'in davetiyle Alsancak'taki doğal ürün dükkanında bir kurs verdim. Adına Mutfakta Zen dedim bu kursun. Niyetim sadece yemek tarifi vermek değildi. Ne yediğimizin, ne içtiğimizin farkında olalım derdindeydim. Bedenlerimiz ne istiyor, elimizde ne malzeme var, içinde bulunduğumuz mevsimde nasıl beslenmeliyiz, sağlıklı bir yaşam için neleri doğru yapmalıyız... Bunları konuşalım istiyordum. Sonra aynı kursu Ankara'da düzenledim. İşte o kurs 3. kitabım Mutfakta Zen'e ilham verdi. En sevdiğim kitaplarımdan biri ortaya çıktı böylece. 2003 yılında, İstanbul'da, o dönem yaşadığım evin mutfağında kurslar vermeye başladım. Her birinin ayrı bir teması vardı: Kadınların Dostu Soya, Mevsim Sebzeleri, Yabani Otlar, Tahıl ve Baklagiller, Doğal Tatlandırıcılarla Sağlıklı Tatlılar başlıkları altında düzenlediğim kurslara pek çok güzel insan geldi. Birbirimizi tanıdık; bol sohbet ettik; yemekler, tatlılar pişirdik; yeni lezzetlerle tanıştık; işimiz bitince de masanın etrafına geçip pişirdiklerimizi hep birlikte yedik. Hatta bir kursumuz NTV ekibi tarafından kaydedildi, çekimden sonra onları da soframıza davet ettik. (Kazdağı'nda, Zeytinbağı Otel'deki kursumu ise sevgili Cengiz çekmişti. O dönem CNN Türk'te pek çok kez yayınlandı bu program.) İşte şimdi de Antalya'da kurs verme vakti. Yine evde, yine kendi mutfağımda. En fazla 10 kişinin katılımına açık olacak bu kurslarda önce çayımızı içip sağlıklı çerezlerimizi atıştıracak, birbirimizi tanıyıp o günkü kurs konusu hakkında sohbet edeceğiz. Ardından mutfağa geçecek, menümüzdeki tarifleri pişireceğiz. Sonra da hep birlikte yiyeceğiz, afiyetle. Kurs bitiminde katılanlara e-posta ile kurs notlarını ve kursta yaptığımız tariflerin yanı sıra ek tarifler de göndereceğim. Şu anda saptadığım kurs tarih ve temalarını aşağıda veriyorum. Yeterli katılım olması durumunda çarşamba ve cumartesi günleri olacak kurslar. İkisinden birine katılmak mümkün. Kurslar 4 saat sürecek. Kim ev hanımıdır, kim çalışıyor bilemediğim için bir haftaiçi, bir de haftasonu günü saptadım. Zaman içinde taşlar yerine oturacaktır elbet. Kurslarla ilgili ayrıntılı bilgi için lütfen mutfaktazen@gmail.com adresine yazın. Sorularınıza memnuniyetle yanıt veririm.
İşte iki aylık kurs programı:
1 Aralık 2010 Çarşamba veya 4 Aralık 2010 Cumartesi
Mevsim Sebzeleri (Tanımadığınız sebzeleri tanıyacak, tanıdıklarınızla bambaşka tatlarda buluşacaksınız)
8 Aralık 2010 Çarşamba veya 11 Aralık 2010 Cumartesi
Baklagiller ve Tahıllar
15 Aralık 2010 Çarşamba veya 18 Aralık 2010 Cumartesi
Doğal Tatlandırıcılarla Sağlıklı Tatlılar
5 Ocak 2011 Çarşamba veya 8 Ocak 2011 Cumartesi
Kadınların Dostu: Soya
12 Ocak 2011 Çarşamba veya 15 Ocak 2011 Cumartesi
Sağlıklı Anadolu Mutfağı
19 Ocak 2011 Çarşamba veya 22 Ocak 2011 Cumartesi
Yabani Otlar, Yararları, Yemekleri
26 Ocak 2011 Çarşamba veya 29 Ocak 2011 Cumartesi
Ekmekler ve Sağlıklı Atıştırmalıklar
2 Şubat 2011 Çarşamba veya 5 Şubat 2011 Cumartesi
Geleneksel Antalya Mutfağından Örnekler
29 Kasım 2010
27 Kasım 2010
Sebze çorbaları

25 Kasım 2010
Diyetteyiz diye tatlı yemeyecek miyiz?

23 Kasım 2010
Bakla ile ilgili yardım ricası
*** İki gündür yardım ricama yanıt veren, annesinden, ninesinden, kayınvalidesinden öğrendiği tarifleri paylaşan tüm dostlara sonsuz teşekkürler. Atalarımız boşuna bir elin nesi var, iki elin sesi var dememişler. Bana yepyeni kapılar, pencereler açtınız, ne desem az! ***
Sevgili dostlar, sizden bir ricam var. Bakla ile ilgili bir yazı hazırlayacağım. Yörenizden bildiğiniz, duyduğunuz farklı tarifler var mıdır baklayla yapılan? Tazesi, kurusu, içlisi, içsizi... Hatta baklayla ilgili gelenekleri de araştırıyorum. Sözler, deyimler... Eğer özel günlerde yapılıyorsa bu tarifler (düğün, bayram, kutlama vs) onu da söyleyin ne olur. Varsa bir bilginiz ve paylaşırsanız çok mutlu olurum. Şimdiden teşekkürler. (Bilgiler size referansla yayınlanacak tabii.)
Sevgili dostlar, sizden bir ricam var. Bakla ile ilgili bir yazı hazırlayacağım. Yörenizden bildiğiniz, duyduğunuz farklı tarifler var mıdır baklayla yapılan? Tazesi, kurusu, içlisi, içsizi... Hatta baklayla ilgili gelenekleri de araştırıyorum. Sözler, deyimler... Eğer özel günlerde yapılıyorsa bu tarifler (düğün, bayram, kutlama vs) onu da söyleyin ne olur. Varsa bir bilginiz ve paylaşırsanız çok mutlu olurum. Şimdiden teşekkürler. (Bilgiler size referansla yayınlanacak tabii.)
22 Kasım 2010
Kerevizin ayvalısı

12 Kasım 2010
Bayram öncesi son hafif tarif

10 Kasım 2010
Derler ki mercimek...

08 Kasım 2010
Söyle bana balkabağı

06 Kasım 2010
Buket Uzuner'le Edebi Yürüyüş Turu
Bu sefer de hafiflemek için yürüyelim dostlar. Edebiyatı, yürüyüşü ve Buket Uzuner'i seviyorsanız işte size kaçırılmayacak bir fırsat. 7 Kasım 2010 pazar günü (yani yarın) Kadıkoy-Moda'da iki romanının geçtiği ve yazıldığı mekanları gezdirecek Buket Uzuner. Tur 12:30'da Kadıkoy İskele'de başlayacak.
Ayrıntılı bilgi için:
www.antoninaturizm.com
(Sanırım program bayram sonrasına ertelenmiş, Aslı söylemiş, acentenin internet sitesinde bilgi bulamadım. İlgilenenlere duyurulur.)
Ayrıntılı bilgi için:
www.antoninaturizm.com
(Sanırım program bayram sonrasına ertelenmiş, Aslı söylemiş, acentenin internet sitesinde bilgi bulamadım. İlgilenenlere duyurulur.)
04 Kasım 2010
Hafifleten tariflere devam

03 Kasım 2010
02 Kasım 2010
Salatana bir ufak pancar ekle!

(Not: Fotoğraftaki pancarları iki yıl önce New York'taki pazarlardan birinde çekmiştim. "Golden beet" dedikleri cinsten, yani bizdekiler gibi yoğun mor renkte değiller.)
01 Kasım 2010
Hafifleten bir sonbahar yemeği

Meme kanserine karşı
Geçen hafta bir yorum aldım. Meme sağlığı ile ilgili bir projenin tanıtımı için gelmişti. "Hikayeni Gönder Harekete Geç" kampanyası Ekim ayında başlamış. Meme kanseri tedavisi gören veya ailesinden meme kanseri yaşayan biri olan kişilerden hikayelerini göndermelerini istiyorlar. Haftasonu dinlediğim bir programda konuk doktor Türkiye'de her 8 kadından birinin meme kanserine yakalanma olasılığı olduğunu anlatıyordu. Bu çok yüksek bir rakam ve hepimiz risk taşıyoruz. Ve hepimiz biliyoruz ki erken teşhis hayat kurtarıyor. Dilerim ki hiç bir kadın bu hastalıkla karşılaşmasın, karşılaşsa bile erken teşhisle daha kolay, daha rahat bir tedavi ile sağlığına kavuşsun. Lütfen sizler de kampanya sitesini ziyaret edip bilgilenin:
http://www.europadonnaturkiye.org/hikayenigonder/
http://www.europadonnaturkiye.org/hikayenigonder/
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)