23 Kasım 2006

Antalya'dan anlar

Sonsöz: BABEL çok etkileyici bir film. Ertesi gün Nazli'cigimla gidip etkisinden kurtulamadik. Biraz yürümeli dedik ardindan. Ancak açiliriz. Dünyadaki adaletsizligi (batiyla dogu tabii, bir de kuzeyle güney) çok iyi gösteren bir film. Incelikle dokunmus. Insanin içi aciyor. Bir yandan insan oldugun için mutlu oluyor, öte yandan insanligindan utaniyorsun. Bugünlerde sinemaya gitme niyetiniz varsa, listenizde o da olsun derim. Hos ben kim oluyorum ki?
Bir son söz daha: Havalar sogudu malum. Kis zor pek çok insan için. Ayagina giyecek ayakkabisi olmadan, üzerinde kabani olmadan okula yürüyen minicik kalpler için TOÇEV'in düzenledigi bir kampanya var. Hemen katilmak ister miydiniz? Ben bu kampanyayi sevgili dostum Muzaffer Özyaman sayesinde haber aldim. Sagolasin Muzi! Bilgiler Muzi'nin sitesinde. Adinin üzerini tiklamaniz yeterli. 22 liraya bir bot bir kaban. Hos o paraya alinan botla kaban ne kadar isitir, ne kadar saglam olur bilmiyorum ama yine de ucundan tutabilmek güzel sey.
Vee -umarim- en son not: Şemsa Denizsel'i eminim Nişantaşı'ndaki kendine has, doğal, sade, özel, yemek gibi yemeklerini sundugu Kantin ile ve cheesecake'iyle taniyorsunuz. Yeni bir site hazirlamis. Sitede Semsa'nin yazilarini, tariflerini ve haftalik mönüleri görebilirsiniz.
Pardon pardon bir sey daha: Tayland yemekleri sever misiniz? Bu çok da fazla tanimadigimiz uzakdogu ülkesi hakkinda daha fazla bilgi edinmek, yemeklerini tatmak, ürünlerini satin almak isterseniz bu cumartesi Etiler Akmerkez'in karsisindaki Turizm Otelcilik Okulu binasinda bir Tayland Festivali varmis. Ben kaçiriyorum ya belki siz katilmak istersiniz. Sonra bana anlatirsiniz degil mi??
Bunlar da cuma günü eklenen haberler:
Sibel'cigimin de yazarlari arasinda oldugu ve bu sayida istah açici bir zeytin yazisi yazdigi GİT dergisinin Kasım-Aralık 2006 sayisi çoktaaan çikti. Aldiniz mi?
*
Henüz elime geçtigi için ancak bahsedebiliyorum. Basin toplantisi ve imza gününe katilamadigim (çok istememe ragmen), Özge Samancı ve Sharon Croxford'un birlikte hazirladiklari XIX. Yüzyıl İstanbul Mutfağı kitabi mutfakseverlerin kütüphanesinde bulunmasi gereken bir kitap. Fotograflari Sharon çekmis. Mutfak kültürüne merakli olanlar bilir, Özge doktora tezini 19. yüzyıl Istanbul mutfagi üzerine yapti ve su anda Yeditepe Üniversitesi Gastronomi Bölümü'nde ögretim görevlisi. Sharon ise 2002 yilindan beri Istanbul'da yasayan bir diyetisyen, beslenme uzmani. Sharon ve Özge bir süredir İstanbul Yemek Atölyesi'nde yemek dersleri veriyorlar. Daha önce burada bahsetmistim kurslarindan. Atölyenin linkini vereyim dedim ancak internetten aradigimda karsima çikmadi. Arsivlerimde vardir mutlaka ancak su an arastiracak zamanim yok. Neyse, dönüste -abbas yolcu durumlari söz konusu- bu kitaptan size ayrintili olarak bahsedecegim ancak o güne kadar lütfen kitapçilarda bu degerli kitabi inceleyin ve bütçenizde bu ay açik yoksa satin alin. Özge ve Sharon'a ellerine saglik diyorum ve bundan sonraki çalismalarini heyecanla bekliyorum. (Bu arada henüz görmedim ancak Yemek ve Kültür dergisinin de yeni sayisi çikti. Bu sayida neler var çok merak ediyorum. Çiya'da epeydir yemek yemediyseniz belki de simdi tam zamanidir. Hem yeni sayiyi da satin alabilirsiniz. Ben öyle yapacagim dogrusu!)

25 yorum:

Adsız dedi ki...

Merhaba Tijen Hanım;
Biliyor musunuz benim de artık çaydan sonra bir tiryakiliğim daha oldu..Sizin siteniz..İllami girip bakmalıyım hergün okumalıyım...Okurken burnuma kokuları bile geliyor yazdıklarınızın ..o kadar seviyorum yani.İyi ki varsınız.Bu arada ben Maya Hanım'ın hergün yeni bir fotoğrafını görsem ne güzel olurdu.Hanfendi çok bilge bakıyor da..Sevgiyle
Ülkü

Tijen dedi ki...

Ülkü'cügüm,
Öncelikle bana hanim demene hiç gerek yok canim inan. Çok tesekkürler, kokulari duyabiliyorsan ben de amacima ulasmis oluyorum ne güzel! Maya'cigin fotograflari babasinin tekelinde canim. Ben oradayken çekiyordum ama simdi uzak oldugumuz için babasi çekiyor. Nasil olsa burada linki var, sen aklina estikçe bak benim gibi. Ben tontonumun resimlerine günde kaç kere bakiyorum allah bilir!

Adsız dedi ki...

Tijencim sen de bilirsin ki Tokat ' ın hamamları çok meşhurdur. Neva ' nın babaannesi Tokat Turhal' lı. O hep anlatır bize. Aklımda kalan hamama tüm akrabalar, yakınlar beraber gider, sonrasında gazoz içerlermiş:) Ardından da '' bat '' yenirmiş. Serin serin, şöyle yaprağa sarıp ekşi eksi yerlermiş. Bu pazar büyük teyzemiz gelecek oradan. Dur ben bi sorayım neler yaparlarmış?

Tijen dedi ki...

yesim harikasin çok tesekkürler! tokat kadin hamamlarinda bat, sarmalar,dolma içi ve meyve yenirmis bilgisi var elimde. belki turhal'da degisiklikler vardir ya da büyük teyze özel bazi anilar hatirlar belki. çok sagol simdiden! heyecanla bekliyorum.

ycurl dedi ki...

Tijen,
Eskisehir'in de hamamlari meshurdur ama ben kucukken goturduklerinde yemek filan tasimazlardi. Belki benden dogmadigim zamanlarda gotururlerdi. Eskisehir'e gidince anneme soracagim. Rahmetli babaannem Eskishirliydi ama ona sorma sansim yok. Nedese benim icin hamam, simit ve gencler gazozu ile es anlamli. Galiba orada satilan tek sey bunlardi :))

Tijen dedi ki...

sevgili ycurl,
seninle ayni yillarda eskisehir sokaklarinda dolastik mi acaba? sen benden daha gençsin galiba, belki de dolasmamisizdir ya doktorlar caddesinde sizde bir asagi bir yukari yürür müydünüz?
annem yengeme soracak eskisehir hamamlarini, onlar kaç kusak eskisehirli imis. bakalim ne bilgiler çikacak? çok sagol!

ycurl dedi ki...

Tijen,
Eger yengen bir kac kusak Eskisehirli ise benim baba tarafimi bilme olasiligi yuksek. Genelde Eskisehir'in yerlileri birbirini tanirlar :)
Doktorlar caddesinde dolasirdik ama benim zamanimda Kizilcikli daha populerdi.

Mr_TD dedi ki...

Ah ah ah, zaten gecenlerde getirdigim son baklavamda bitti,simdi bu tatlilari görünce kesin komaya girerim,neyse cok bakmiyim en iyisi ,ah ah :)

Bu arada seni cok aynaci gördüm ;),kacmaz bizden valla :)

slmlar ve iyi gezmeler :)
T:D

Adsız dedi ki...

ayyy, tijen hanim.... keske bunu demeseydiniz. hani su tayland-festivalini... ben cin ve tayland-mutfagina bayiliyorumda.... coook seviyorum!! orada olsaydim kacirmazdim. ama ne yazikki isvicreden bi kosu gidememki... :-). benim yerimede yiyin diycem, ama sizde gidemiyormussunuz. yazik.... sevim

Tijen dedi ki...

sevim'cigim sorma! çok isterdim orada olabilmeyi ama ne yazik ki cumartesi günü bambaska bir yerde olmak zorundayim. insallah dostlarimizdan gidebilen olur. ama sen isviçre'de de bulabiliyor olmalisin tayland ve çin malzemeleri/yemekleri?
*
bay td,
yani pek hossunuz. söyledik herhalde orada oldugumuzu degil mi? diyorum ya, is kazasi..

Adsız dedi ki...

evet, burada o malzemeleri satan dükkanlar var. bazen kendim evde yapiyorum. üsendigim zamanda gidip restoranda yiyorum. biz su yönden sansliyiz: biz tam almanyasinirinda oturuyoruz. orasi, hem alinan malzemeler acisindan, hemde restoranda yenilirse, cok daha hesapli oluyor. az öncede ögleyemegine bir arkadasimla bulusup cinyemegi yedim. tavuk,degisik sebzeler bol soyasosu ve bol aciyla birlikte. yaninada bir cinpilavi. oooohhh!!! öyle güzel gitti valla!! nefisssssti!!!!

Tijen dedi ki...

oh afiyet olsun sevim. insanin hayatin tadini çikarabilmesi güzel bir sey. nesen, keyfin daim olsun.

Aslı Cin dedi ki...

Tijen merhaba, uzun ama keyifli bir yazı olmuş. O tulumba tatlısını ben de çok severim, pek az yer iyi yapıyor, yakınımızda bir yer var iyi yapan, aklıma geldi şimdi.

New York Muhtari dedi ki...

Selam Tijen'cigim,

uzun aradan sonra ben de sinemaya gidebildim ve Babel filmini gordum ve hakikaten cok begendim. O ince ayar oyle guzel anlatilmis, senin.

Bu arada fotograf icindeki foton cok hos olmus.

Damak Tadı dedi ki...

Sevgili Tijen,
Öyle güzel ve değişik karelere değinmişsin ki ellerine sağlık.Bence içlerinde bir o kadar güzeli vardı ki sorma gitsin..Hani şöle arkalara doğru tezgaha dayanmış bie şekilde tatlıların resmini çekerkne ki halin..Çok tatlısın çokkk uzaktan görebildiğim bunlar..

Bizim bahçede de Malta erikleri çiçekleri ile her sabah günaydın dermişcesine selamlıyor adeta beni.))

Maya'nın resimlerini gümn aşırı bakıp seviyorum onu çok tatlı bir melek o..Allah korusun onu..

Alman pastan da çok güzelmiş bende çok severek yerim,afiyetler olsun canım..

Karya hanım bu gece bizde misafir artık yeter saklambaç oynayalım diyip beni çekiştiriyor bu yüzden hemen kaçıyorum canım..

Sana ve anneciğine çok güzel bir hafta sonu diliyorum..Secginiz bol olsun.. Gül

Adsız dedi ki...

Merhabalar,
Benim annem Sivaslı. Birde çerkez oldukları için akıl almayacak derecede adetleri var. Sende söylemişsin zaten birşeyler yenmediğini hamamda. Misafir istemeye gelen biri olursa çay bile vermezler. Eğer çok ikramlarda geldiğinde inanılmaz çeşitli yemekler yapılır sabah erken kalkılır sofralar kurulur, nasıl ağırlayacaklarını ne yedireceklerini şaşırırlar. Ama kız bulunulursa, uzun süre oturun kızıma doya doya bakın biz sizden çok memnun kaldık gibi anlamlara gelirmiş. Erkek tarafı aa görüyomusun bizi nasıl ağırladılar kesin bize vermek istiyolar kızı diye düşünmemeleri için ikramlarda bulunmak bu tip zamanlarda yasak :)

OUR BEAUTIFUL HOUSE&GARDEN dedi ki...

Güzel bir Pazar Tatili diliyorum
Ye#Özel Yilbasi mönüsü etkinligine katilimini bekliyorum. Kodlar sayfamda linklerin alt bölümünde sevgiler...
Sonia

Ferhanca dedi ki...

sizin yazınızı okuduktan sonra yeni dünyaların çiçek açtığını anladım..bu gun marketten gelıyorum evın çok yakını cukurda bahçe var agaç aşağıda kalıyor burnuma guzel koku geldi bir baktım yeni dünya çiçek açmış hemen siz geldiniz aklıma ..samsunda da mandalina ,portakal ,yeni dünya meyveleri var ılıman geçiyor kış her ne kadar kar yağsada genellik ılıman.. sevgiler..FERHAN

Tijen dedi ki...

arkadaslar güzel yorumlara tesekkürler. simdi feci havasiz ve coluk çocuk bir internet kafedeyim. bir an önce çikabilmek için kisa tutuyorum. herkese sevgiler.

butterfly dedi ki...

Tijen,
Demek şimdi Yeni Dünya ağaçlarının çiçek açma zamanı. Acaba egede de aynı zamanlara mı denk geliyordur bu güzel olay?? Neden dersen biz geçen sene İzmir civarlarında bir yazlık ev edindik, onun bahçesinde de çok güzel bir yeni dünya ağacı var. Şimdi orda olup çiçeklerini koklamak isterdim bizim ağacın:). sevgiler..
aslı

Behiye dedi ki...

Tijenciğim fotoğraflara dikkatle baktığımı düşünürdüm, ama ikinci bakışımda gördüm aynadaki seni:) Hamamda yemek konusunda aklıma ilk gelen Tosun paşa filminin bir sahnesi oluyor nedense:) Gelin adayını kandırmak için her bir şeyi yapmışlardı ya... Sevgilerimle.

Tijen dedi ki...

sagol behiye'cigim!

totipoti dedi ki...

merhabalar,
ben bursalıyım ve bursa'da hamama gitmek ayrı bir kültür - idi en azından benim çocukluğumda.
hamamlar kapatılır ve çoluk-çocuk hep birlikte hamama gidilirdi, adak hamamları ve gelin hamamları aklımda kalanlar. illaki yemek yenirdi hamamda güzelce keselenip yıkandıktan sonra.
z.yağlı yaprak sarma, lokum (mayalı tuzlu hamurun içine ceviz + tarçın + z.yağı ilave edilerek yapılan pide/ekmek arası yöresel bir yemek) ve üstüne illaki uludağ gazozu...

Adsız dedi ki...

merhaba.

esimin annesi ve anneannesinden bilgileri alip size aktarana kadar bursa'nin hamam kulturu ile bilgiler zaten verilmis. (sagolasin totipoti)

hamam kapatilip da "yatiya" kalindiginda yanlarinda mutlaka cevizli lokum (totipoti'nin bahsettigi) olurmus. ayrica borekler, corekler, kisir, kizartmalar, zeytinyagli dolma vb vb her cesit yemek yenirmis. gobek tasinin uzerine semaver kurulurmus. bol cay, kavhve ve gazoz icilirmis.

Tijen dedi ki...

sevgili totipoti ve itir,
çok tesekkürler hamam yemekleri bilgileri için. yaziyi dün aksam tamamlayip gönderdim editörüme. ve biliyor musun totipoti, bursa bilgilerini koymayi unuttum! hos kaynakçamdaki bir çok bilgiyi kullanamadim yaziya sigabilmek için ya yine de kullanmamis olduguma üzülüyorum simdi. ne de olsa bursa benim ikinci memleketim gibidir! ama bu bilgileri kendi arsivim için saklayacagim. ne zaman ise yarayacagi belli mi olur? çok tesekkürler ikiniz e de!