28 Temmuz 2011

Ölmez ağaçla merhaba

Aşağıdaki yazıdan on gün sonra, ölmez ağacın duygulandıran, insana umut aşılayan bir görüntüsüyle merhaba. Sıcak bir merhaba. Hem yürekten hem de havadan kaynaklanan bir sıcaklık bu. İnsanın beyni de bulanıyor ister istemez. Hani tamam, fotoğrafı seçtim de ne diyeceğim? Gittim, gezdim, geldim mi? Aslında kabaca öyle. Gittim, gezdim, geldim. Dostlarım sağolsun, hepsi seferber oldular, nereye gittiysek hayatımızı kolaylaştırmak için ellerinden geleni yaptılar. Kahvaltılar, yemekler, buz gibi ev yapımı limonatalar, armağanlar, sohbetler... Hepsine yürekten teşekkürler, bir kere daha. Yepyeni dostlar kazanmak da muhteşemdi. Yüreğimin bir kısmını bıraktığım köyler, bahçeler oldu. Bir sürü emekçi insanla tanıştım. Tam anlamıyla "alnının teri ile" ekmek parasını kazanan insanlar. Ama öyle emekçi insanlar ki, yaşları ilerlese de yaptıkları işe saygılarını, çalışma ritimlerini hiç yitirmemişler. Kimi şanslı, evlatlarından hiç değilse biri o mesleği sürdürmek istiyor. Kimi ise yorulup bıraktığında o meslek dalı da belki onlarla birlikte tarihe gömülecek.
Bu güzelim zeytin ağacının fotoğrafını Küçükkuyu'daki Adatepe Müzesi'nin bahçesinde çektim. Zeytine neden ölmez ağaç dendiğini bir kez daha anladım bu manzarayı görünce. O hep küllerinden doğuyordu. Yaşama, doğaya, güzele, iyiye olan inancım pekişti bir kez daha. Yüreğim sevinçle doldu. Hüzünlendim de kimi zaman. Bir sürü hikaye, anılar, kucaklaşmalar... Hem çok şey var söylenecek hem de belki hiç. Hani bazen fotoğraflar ve görüntüler anlatsın deriz ya bizim yerimize, öyle işte. Ben şimdilik sizi bu fotoğrafla başbaşa bırakayım. On gün sonra evdeyim ya, hiç değilse bir gün mola vereyim, sonra yine başımı işlere gömeyim. Yapacak çok şey var çünkü. Ah tabii bir de duyurum var. Tak Sepeti Koluna'nın 3. bölümü Fethiye ve civarında çektiğimiz görüntülerle 29 Temmuz Cuma akşamı 21:00'de Kanal 24'te olacak. Tekrarları önceki haftalarda olduğu gibi: Cuma gecesi 02:15, Pazar 18:15 ve Pazar gecesi 04:15'te. Televizyondan izleyemeyenler yayın saatinde canlı olarak www.yirmidort.tv'den izleyebilirler. İlk hafta sağolsun dostların mektupları şenlendirdi e-posta adresimizi ya sonrasında facebook sayfamıza yorum yapmak daha kolay geldi sanırım. Hani belki vakit ayırır, görüş ve önerilerinizi yine paylaşırsınız diye e-posta adresimizi hatırlatıyorum: taksepetikoluna@yirmidort.tv
İzleyen, sevgisini, beğenisini, eleştiri ve önerisini paylaşan tüm dostlara sonsuz şükran ve sevgiyle.
Bir de not: Cuma akşamı izleyeceğiniz Fethiye bölümü benim ilk programcılık deneyimim. 20 Haziran akşamı başlayan yolculuk ile Fethiye'ye varmamız sabahın 5:30'unu bulmuştu. O gün bir kaç saatlik uykuyla ilk çekimlerimizi yaptık. Yönetmen arkadaşım da, kameraman arkadaşım da yaptıkları işin eğitimini almıştı ya ben hiç eğitim almadan kamera karşısında buldum kendimi. Sonraki gün ve çekimlerde onların yönlendirmesi (ve sabrıyla) yavaş yavaş bir şeyler öğrendim, tecrübe kazandım ya isterim ki bu bölümü bir acemi sunucunun elinden çıktığını bilerek izleyin.

6 yorum:

Zeynep dedi ki...

Tijen çok tebrik ederim,internetten izliyorum programı,çok keyifli senden o güzel duyguları ve insanları tanımak,dinlemek.Çok teşekkürler...
Sevgilerimle

Özgen dedi ki...

Merhaba Tijen Hanım mutlaka izleyeceğim. Demek bizim buralara Fethiyeye geldiniz ne güzel evamını dilerim sevgilerimle...

Tijen dedi ki...

Sevgili Özgen hanım,
Evet Fethiye'deydik geçen ay, bir kaç gün çekim için kaldık ama öyle yoğun geçti ki günler Fethiye'deki dostları görme şansı bulamadım. Daha geniş bir zamanda gelmek ve görüşmek dileğiyle.

Tijen dedi ki...

Sevgili Zeynep,
Çok teşekkürler. Bir de haberlere yenik düşmese daha mutlu olacağım ama...

mimosacafe dedi ki...

büyük şehir karmaşası ve stresi içinde unuttuğumuz doğal yaşamı ve yaşamın doğasını bize hatırlattığın için kendi adıma teşekkür ediyorum. darısı nice yollara ve unutulmaz yeni yaşanmışlıklara...

mimosacafe dedi ki...

Tijen benim siteye de yazdım görmezsin diye buraya da yazayım dedim. Tütsülü pirinç çok ilginç geldi nereden edinebiliriz? Sevgiler.