Binlerce yıl önce yazılmışsa da, sanki bugünü anlatıyor gibi.
Ey insanoğlu, sen hiç değişmez misin?
*
Gılgamış, Ölüm Suları'nı aşarak bilge Utnapiştim'e ulaşır. Utnapiştim, Gılgamış'a şunları söyler:
Kurduğumuz ev sonsuz mu ki? Anlaşmalar sürekli yürürlükte mi?
Kardeşler, malı mülkü sonsuz mu paylaşıyor sanki?
Ülkede sonsuz sürüp gider mi nefretler, düşmanlıklar?
Irmak hiç durmadan yükselip sel olmaz ki.
Kabuğundan çıkıp güneşe sonsuz bakamaz yusufçuk.
Hiçbir şey kalıcı, sürekli olmamıştır hiçbir zaman.
Birbirine ikiz kardeş gibi benzer uyuyanlarla ölüler.
Yoksulla soylu, ilkel insanla kahraman
Bir örnek olurlar onları kendine çektikçe kader.
Ecelin vakti gizlidir; yaşam herşeyini belli eder.
(Çeviri: Talat S. Halman, Eski Anadolu ve Ortadoğu'dan Şiirler)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
3 yorum:
Çok güzel, çok anlamlı..
Sevgiler..
aslı
Anadolu Medeniyetleri Müzesi'ndeki ve İstanbul Arkeoloji Müzesi'ndeki Asur tabletlerine bayılırım ben. Günümüzden 3500-3700 yıl önce kaygılar aynı, hırslar aynı, dertler, sevinçler aynı. Garip olan, insanların yaşamın kısa olduğunu, ölüp gittikten sonra o hırsların, maddiyatın vs. hiçbir anlamının kalmadığını göremiyor olmaları. Güzel şiir için teşekkürler...
Tüyler ürpertici; 2011 yılı nerede, Gılgamış nerede? Nasıl bu kadar aynı kalırız?
Yorum Gönder