07 Haziran 2006

Antakya-Antep-Sivas


Fatma’cigim demis ki vallahi günde iki kere bakiyorum sitene. Neden güncellemiyorsun? Fatma Peksen’den bahsediyorum. Sivas’taki sevgili dostum, ev sahibemden. Hakli tabii de bende siteyi görecek göz kaldi mi bilmiyordu. Söyledim. Bir haftadir ne huzur var bende ne bir heyecan. Bahçemde salataliklarim çiçek açti, ona sevinmiyor muyum, seviniyorum elbet. Çiçekler ektik, maydanozlar, kisnisler, dereotu, roka ve frenk soganlari ekildi. Yakinda mini mini filiz vermeye baslarlar. Arka bahçede kayisilar oldu, patir patir dökülmeye basladilar. Her sokaga çikisimda birkaç tane yemeden geçmiyorum. Dün aksam da sagolsun sevgili Ahmet beycigimin bahçesine gittik, kocaman kara dutlardan yedik. Bir baska sevincim de sitenin ihlamur kokmasi. Ben de o güzelim ihlamurlardan toplayip kurutuyorum ki kisin güzelim çaylarindan içebilelim.

Eveet gelelim gezimize. Hatirlarsaniz evden 17 Mayis’ta ayrilmistim. Bir daha kendisinden haber alinamayanlara dönüsmedim çok sükür de yorucu ve uzun yolculugum o zaman basladiydi. Adana’ya uçtum ve yol komsum, askerden dönen bir delikanli ve ailesiyle birlikte Adana’ya indim kapali bir günde. Beni Antakya arabalarinin geçtigi yere biraktilar. Oraciktan bir simit ve azicik kasarla bir ayran aldim yolluk. Üç saatten biraz fazla sürdü sanki Antakya. Vardigimda hemen Sultan Sofrası’na gittim. Antakya’da kime sorsaniz size gösterirler. Yöresel yemekleri en güzel haliyle yapip sunan iki idealist ve çaliskan insanin, Metin ve Bülent beylerin sahibi oldugu restoran lezzetçilerce mutlaka ziyaret edilmeli. Bana harika yemekler sundular. Tabii et yemedigim için etsizlerinden yedim ama etli olanlari da fotografladim Flyer dergisine yazacagim yazi için. Sonra gece kalacagim Mozaik otele geçtim. Açildigi alti ay olmus ve Sultan Sofrasi’nin hemen üzerinde. Otelin sahibi Özkan ailesi. Dursun ve oglu otelin basinda. Antakya’nin tam göbeginde, Uzun Çarşı’nin hemen yanibasinda. Bilgi için www.mozaikotel.com adresini ziyaret edebilirsiniz. Ben gayet rahat bir gece geçirdim, rahatlikla önerebilirim.

Aksamüzeri hemen Uzun çarsiya gittim. Söyle bir koklamak için. Kapanmaktaydi dükkanlar. Olsun. Uzun, upuzun, kimi yerleri açik, kimi yerleri kapali bir çarsi bu. Beni en çok ilgilendiren yani haliyle gidacilarin bulundugu yerdi ki onu da ertesi sabah gezdim.

Tel kadayifçilarin resimlerini çektim, agizli tas kadayif yedim, tırnaklı pide, yağlı ve antakya simidi tattim, yörenin meshur tatlisi kerebiçin köpügünü yapan beyle tanistim. (Bu arada Antakya’da en iyi kerebiçi Petek Pastanesi yapiyormus ama benim ona vaktim olmadi) Aksam yemegimi Sultan Sofrasi’nda yedim, ertesi öglen de fotograflarimi çekip yine hafif bir yemek yiyip üzerine künefemi yiyip yollara döküldüm yine. Yani 24 saat kadar kalabildim Antakya’da.

Ama Halepli İbrahim Usta’nin baklasini yedim sabah. Bir de humusunu. Humus fazla geldi, onca lezzetine ragmen bitiremeyince ekmek arasina koydu, yolluk verdi Ibrahim usta. Sultan Sofrasi ve mönüsü için www.sultansofrasi.com adresini ziyaret edebilirsiniz. Yöresel kahvaltidan boranilere, oruktan kagit veya tepsi kebabina, künefe, ceviz reçeli ve kabak tatlisina pek çok yöresel yiyecegi en aslina uygun ve leziz haliyle orada yiyebilirsiniz. Uzun Çarsi’da peynirci Mehmet Bilgin’in dükkanina da gittim. Antakya’nin yöresel yiyeceklerini otobüsle büyük kentlere gönderiyorlar. Telefonlari (326) 215 73 865. Nar ekşisi, toz biber, tuzlu yoğurt, sünme peynir, yaprak (ezme) peynir, biber salçası, garlı sabun, kalıp çökelek siparis edilebilir. Sevgili Fatoş arkadasim ve ailesi onlardan her zaman siparis veriyorlarmis, bilesiniz.

Kostur kostur Antakya’dan ayrilip (yetmedi tabii) Antep otobüsüne bindim. Aksam Gonca’daydim. Ertesi sabah da zaten erkenden kalkip yola düstük, Suriye için. Suriye dönüsü Antep’te 3 gün daha kaldim. Malum mideyi bozduk, yattik ilk gün. Sali günü sokaklara çikabildik. Burhan Çağdaş’ta Ali nazik yedik, üzerine de birer bol fistikli baklava. Pek nefisti vallahi. Tamamen iyilesmis olsam daha yerdim. Biz yemegimizi yerken koliler dolusu baklava kargoya verilmek üzere paketlendi. Hani aklinizda olsun! Biraz çarsilarda dolastik, Elmacı Pazarı’na gittik. Azar azar da olsa taze firik (bugday tarlada yesilken yakiliyor ve tütsülü bir nevi bulgur (bulgur yapim islemlerinden geçmiyor) haline geliyor. Öyle yogun ki kokusu, bulgurla karistirip pisirilmesinde fayda var. Ben genelde 2-3 ölçü bulgura bir ölçü hesabiyla pisiriyorum), mas fasulyesi ve kara mercimek aldim (kabuklu kirmizi mercimek). Mevsimi olmadigindan cevizli sucuk ve benzeri ürünlerden almadim.

Aksamüzeri de Anadolu Evleri’ne gittik. Tim ve esi Dila’yla oturduk, sohbete durduk. Nefis bir yer olmus. Hani bütçeniz müsade ediyorsa gidin, konaklayin ve rüya gibi günler yasayin derim. Bir haftasonu için bile düsünülebilir çünkü artik Antep’e günde 3-4 uçus var.

Çarsamba yine yollara düstüm. Bu sefer Sivas’a. Fatma arkadasim beni bekliyordu. Antep-Sivas 8 saat ama nasil? Yola çikali 2 saat olmadan yarim saat mola verdik, sonra benzin molasi, birileri yoldan kiraz alsin molasi (ben geç farkettigim için inemedim), namaz molasi, Malatya otogarinda yarim saat molasi ile. Arabayla 5 saatte rahat gidilecek bir yok. Malatya’yi hiç görmemistim. Etrafindaki kayisi bahçeleriyle yemyesil bir cennet görünümündeydi. Içine girmedim, herhalde çogu kent gibi o da betona teslim olup çirkinlesmistir diyorum. Varsa bir Malatyali fikrini soralim buradan. Bir de eskiden çok moderndi ama çok tutucu bir yer haline geldi demisti bir Malatyali dostum. Sivas’a aksamin bir saati vardim. Fatma’cigim bana nefis eski asindan ikram etti. Kisacik yazmistim zaten. Sabah da güzel mi güzel bir kahvalti yaptik. Akrabalara iç yemeye gittik, bir sürü ikramlarla karsilandik. Ben hala tam dinlenmis degildim. Arada arka odada biraz uzandim.

Sokaklarda dolasirken de bu resmi çektim. Haslanmis ve közlenmis misircilar çarsiyi sarmis. Böyle de güzel bir halde sunuyorlar. Ertesi gün Tokat’a vardik. Neyse ki o 2 saatlik yol. Tokat bir baska alem. Ama onu da bir sonraki yaziya birakiyorum izninizle çünkü hala dergi yazilariyla ve evin isi gücüyle basim dertte!

23 yorum:

Nilüfer dedi ki...

Niye huzurunuzun olmadığını çok merak etsem de sormayacağım, sıkmayın canınızı neyse o, sizi burda severek okuyan bir sürü insan var, en azından ben varım :))

Ihlamur kokusu geldi sanki burnuma resmi görünce...
Mısırcı amca da ne şirin süslemiş öyle ekmek teknesini...
İşlerinizde kolay gelsin,
Sevgiler...

Tijen dedi ki...

nilüfer'cigim,
huzurumun neden olmadigini yazdim. annem biraz pimpiriklidir de. isler istedigi gibi olmadiginda da surat asar, söylenir. bir de kendi kafasinda sekillendirdigi gibi olsun ister. öyle olunca benim söyledigim her sey bos. düsünsene sen bir ise konsantre olmaya çalisiyorsun, annen gelmis "perdeler de yamuk olmus cik cik cik" demis, sonra gitmis baslamis oflamaya... neyse iste. hepsi teker teker ufak seyler ama böyle bir zamanda ve üstüste olunca ve kapini kapatip isine bakamayinca bir türlü isine konsantre olamiyorsun.
böyle iste... geçer ama. isler bitip de o konu komsu ziyaretlerine baslasin, ben evde yalniz kaldigimda çok daha rahat olacagim nasilsa.

Zeynep M. TÖRE dedi ki...

Tıjencım
ne guzel sey bunlar yahu,okurken resımlere bakarken agzım acık kalmıs :)))
Turkıyemızın en ucra koselerı bıle cok daha guzel buna ınanıyorum artık, hele ınsanın senın gıbı bırde evlıya celebı dostu olunca gormedıgımız yer kalmadı, sagolasın varolasın arkadasım.
Kendıne ıyı bak.

Adsız dedi ki...

Tijen hoşgeldin,

Anlattıkların ve resimler çok güzel, umarım bir gün biz de oraları görebiliriz.Temmuz'da biz de Cunda'ya gideceğiz sanırım, orayı da acayip özledim.Sanırım bugünlerde Cunda'da Türk Edebiyatı'ndan Çeviriler konusunda bir etkinlik var, detayını çok iyi bilmiyorum ayrıca Ayvalık'taki Geylan Kitabevi Cunda'da bir şube açtı, çok güzel bir yer olmuş, yolun Cunda'ya düşerse mutlaka uğra derim senin kitaplarını da rafta göreceksin :)

Sevgiler,iyi tatiller, iyi yazlar olsun diyelim, bol bol denize girelim...

Esra

Tijen dedi ki...

sagol zeynep'cigim.
sen de güzel güzel gez insallah. hepimiz saglikli sihhatli olalim da gezelim. gerçekten her gittigim yerde beni hayretlere düsüren seyler görüyorum.
*
sevgili esra,
tesekkürler bu haber için. çok sevindim. haberim olmamisti cunda subesinden. gider gitmez mutlaka ugrayacagim. etkinlikleri de ahmet bey'e sorayim, o beni bilgilendirir. geldiginde haber ver tamam mi?
tijen

NAZLICA dedi ki...

Sevgili Tijen; Aslında bakmakla görmek ayrı şeyler. Sen birçok şeyi farklı görebiliyorsun. İçli köfte fotoğrafına bakınca kendi kendime kaç kez yedim ama sadece bakmışım diye geçirdim içimden.Paylaştıkların çok hoş. Humus çok sevdiğim birşey, hele ekmeğin arasında yolluk yapman süper. Kilo alma korkusu beni tüm lezzetlerden uzak tutuyor:( Ihlamurun kokusu buralara geldi. Ne harika bir kokudur o.Birçok şey yanıbaşımızda duruyor ama kimi senin gibi görebiliyor,kimi de sadece bakıyor. Sevgiler gönderiyorum

yuvakuran dedi ki...

guzel bir gezi olmus

Tijen dedi ki...

sagol haluk!
*
sevgili nazlica,
aslinda hepimiz görüyoruz ama farkli ifade ediyoruz belki. ben elimden geldigince gördüklerimi yasamaya çalisiyorum. yasadigim seyi daha iyi anlattigima da inaniyorum. öyle olunca da okuyana ulasiyor galiba. tesekkürler güzel düsüncene..
tijen

Hanife dedi ki...

Gozum gonlum acildi desem yalan olmaz.. Antep'e kismtese seneye gelecegiz biz de, esimin yegeninin dugunu oarada olacakmis, ben cok sevindim bu ise:))
Tijen'cigim sagolasin...

Adsız dedi ki...

HER NE KADAR GIDIP GORDUGUNUZ YERLERIN HIC BIRINDE DAHA ONCE BULUNMAMAIS OLSAMDA SIZIN O HARIKA ANLATIMINIZLA BIR AN ORALRA GIDIP GEZMIS GIBI HISSEDIYORUM KENDIMI. cOK AMAM COK TESEKKURLER PAYLASIMINIZ ICIN.
INSANIN ICINDE BULUNDUGU IMKANLARI EN GUZELSEKILDE DEGERLENDIRIP BU HAYATI DOLU DOLU YASAMASINI SAVUNURUM HEP . BU KONUDADA TAKDIR ETTIGIM GUZEL ORNEKLERDEN BIRISINIZ.

SAGLICAKLA KALIN KENDINIZE IYI BAKIN

Tijen dedi ki...

sevgili nesrin,
seni hayal kirikligina ugratmak istemem ama bilmem ki ben gerçekten dogru kisi miyim? umarim öyleyimdir. en azindan seni ve diger okurlari hayal kirikligina ugratmam.
sagolasin. sen de kendine iyi bak.
tijen

Tijen dedi ki...

arkadasim sonunda olmus bak! demek ki bu isi gayet iyi beceriyormussun. sagol canim. beni agirladigin için de, dostlugun için de..
tijen

Hülya YILMAZ dedi ki...

Tijen'cim, ne de güzel anlatmışsın gezdiklerini, gördükleri. ve bizimle paylaşman duygularını...
benim de hep görmek istediğim yerler oralar, sayende gezmiş oldum.
sevgilerimle,

MELEĞİN DÜNYASI dedi ki...

Geçenlerde bana uğrayıp ıhlamur kokulu bir selam bırakmıştınız.Şimdi ağaçları görünce kokusu içime sindi.Gittiğiniz yerleri sizinle gezmiş,sizinle görmüş gibiyim.Tekrar görüşmek üzere.

OUR BEAUTIFUL HOUSE&GARDEN dedi ki...

Tijen`cigim,
Gezdigin yerler gercekten cok ilgimi ceken yerler. Sayende gezmis kadar oluyorum. Ben üc yildir Türkiye`ye gelmedim. Tekrar ne zaman gelecegim de mechul. Seni buradan takip etmekle yetinecegim.
Iyi ki varsin. Sevgiler Sonia...

Tijen dedi ki...

sevgili hülya, melek ve sonia,
hepinize tesekkürler. sonia'cigim her zaman bekliyoruz türkiye'ye. yolun buralara düserse buraya da tabii!
sevgili melek, ihlamurlar hala muhtesem kokuyor!
hülya'cigim, umarim bir an önce hepsini görürsün.
tijen

Mr_TD dedi ki...

valla bu ne tempo,ben okurken yoruldum,dur bir iki parca cukulata atayim agzima:).Bizim kayisilar arada kaynadi galiba,aaa.
Tel kafayif olayi cok ilgin degilmi,o aletletlerle acaba cin makarnalarindan da yapilirmi diye düsündüm bir an,niye olmasin dimi?
Künefe olayini bir türlü sevemedim,ama baklavalardan alirim tabi ki.BU son Istanbul seyhatimde herseyin tadi damagimda kaldi,yaza artik bir daha.
Sana kolay gelsin,
slmlar
Mr TD

EvA yasam mektuplarim dedi ki...

meraba, gezilerin cok guzel gecmis. bende bu yaz turkiyeye geldigimde karadenize gitmek istiyorum. sevgiyle kal, maya

Tijen dedi ki...

merhaba erkan,
hosgeldiniz bu 'sahaya'. artik bu saha ne ise sizin için. güzelliklerle dolu olsun yolculugunuz. o gördügünüz bebecik çocugum degil yegenim bu arada. tesekkürler dileklere!
*
sevgili bay td,
vallahi sana ancak sanal olarak gönderebilecegim. bir sonraki yaziya insallah. simdilik gezmiyorum, biraz soluklanayim yahu yoruldum!
*
sevgili maya,
gel gel! karadeniz'e de gel, buralara da gel..
tijen

ibeking dedi ki...

tijencim,

ne güzel döndün güzel resim ve yazılarınla...yazının başını okurken hey gidi tijen hey dedim..neden mi? bkz: http://ibeking.blogspot.com/2006/06/bahe-hayali.html

Tijen dedi ki...

hemen bakacagim beykinkciimm!

Adsız dedi ki...

sana mail attım sanırım :) aslında yorum yapacaktım.. ben de antakyalıyım..yazını okuyunca oraları ve ozellikle de yemeklerini ne cok ozledigimi hatırladım.. hele ki oruk u cok severim.. yazılarını heyecanla okuyorum..devamını bekliyorum

Tijen dedi ki...

merhaba anonim arkadasim,
notunuz gelmedi ne yazik ki. beklerim her zaman. (bir antakya'ya gitme zamani gelmis!)
tijen